Karamollaoğlu, Saadet Partisi TBMM Küme Toplantısı’nda konuştu Açıklaması

Saadet Partisi Genel Lideri Temel Karamollaoğlu, “Kim 50+1’i getirdi, siz getirdiniz. O gün gücünüz vardı artık o gücü kaybettiniz. ‘Ama ben iktidarda kalmak istiyorum, bunu 40+1’e indirelim.’ O da bitti artık. Sayın Bahçeli’ye teşekkür ediyoruz. Anayasa değişikliği çocuk oyuncağı üzere ele alınamaz.” dedi.

Karamollaoğlu, partisinin TBMM Küme Toplantısı’nda yaptığı konuşmada, iktidarın hangi mevzu olursa olsun ele aldığı şeyi yarım bıraktığını ve üzerinde tekrar müzakere yapıldığını lisana getirerek, kendilerine vazife düştüğü vakit ele aldıkları mevzuyu dört dörtlük formda çözmeyi şiar edinen bir anlayışa sahip olacaklarını söyledi.

İsrail’in Gazze’ye akınlarını kıymetlendiren Karamollaoğlu, “Öyle bir görüntü ile karşı karşıyayız ki çocukları katletmeyi, okulları bombalamayı, hastaneleri tahrip etmeyi, hasta taşıyan ambulanslara kadar her yere saldırmayı kendileri için kıymetli gören bir anlayış bütün dünya tarafından, bilhassa de Batı alemi, yani bugün için gelişmiş kabul edilen ülkeler tarafından olağan addediliyor.” diye konuştu.

“Kendini savunma hakkı”nın içine çocukları öldürmenin, hastaneleri bombalamanın giremeyeceğini anlatan Karamollaoğlu, Filistin’de yüz yıllardır yaşayan Filistinlileri topraklarından çıkarma teşebbüsünün “savunma hakkı” olarak sunulmasını “alçaklık” olarak kıymetlendirdi.

Batı’nın insan hakları, demokrasi, özgürlük, barış kavramlarını nereye kadar uyguladığının görüldüğünü vurgulayan Karamollaoğlu, “Batı’ya inanç olmaz, sömürgecidir, tahakkümcüdür. Onun için biz Batılılarla işbirliği yapamayız zira tıpkı kanaatlere sahip değiliz.” değerlendirmesinde bulundu.

Karamollaoğlu, insan haklarını korumak, hukuku üstün tutmak için kurulan bütün memleketler arası kurumların da sınıfta kaldığını kaydetti.

Yahudilere karşı bir hali olmadığını vurgulayan Karamollaoğlu, insan haklarını üstün tutan, hallerini açıkça ortaya koyan Musevilerin bulunduğunu ve İsrail’in zulmünü kabul etmediğini tabir etti. Karamollaoğlu, meselinin, İsrail’in yanlış siyasetlerine istek gösterip göstermemekle alakalı olduğunu lisana getirdi.

Karamollaoğlu, İslam ülkelerinin varlığıyla yokluğu ortasında bir fark bulunmadığını, bu ülkelerin yöneticilerinin yaşananlara karşı seyirci kaldığını anlattı.

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’a yönelik de tenkitlerde bulunan Karamollaoğlu, “iktidarın üzerine düşen tesirli adımları atmadığını” ileri sürdü.

Karamollaoğlu, Saadet Partisi Bayan Kolları Başkanlığının, Türkiye’deki ABD ve NATO üslerinin kapatılması için bir kampanya başlattığını söz ederek, buna takviye verdiklerini belirtti.

Türkiye’de yalnızca İncirlik Üssü bulunduğunu düşündüğünü lakin gördüğü bir haritada onlarca dinleme istasyonu olduğunu öğrendiğini belirten Karamollaoğlu, bunların faaliyetlerinin durdurulması gerektiğini söyledi.

Öğretmenler Günü’nü kutladı

Türkiye’nin öteki sorunları bulunduğunu da belirten Karamollaoğlu, emeklilerin yanı sıra çalışanların da geçinebilme imkanına sahip olmadığını öne sürdü.

Cumhurbaşkanı seçiminde yüzde 50+1 kaidesinin değiştirilmesinin istendiğini tabir eden Karamollaoğlu, “Kim 50+1’i getirdi, siz getirdiniz. O gün gücünüz vardı artık o gücü kaybettiniz. ‘Ama ben iktidarda kalmak istiyorum, bunu 40+1’e indirelim.’ O da bitti artık. Sayın Bahçeli’ye teşekkür ediyoruz. Anayasa değişikliği çocuk oyuncağı üzere ele alınamaz.” diye konuştu.

Anayasa’nın bu formda değiştirilemeyeceğini lisana getiren Karamollaoğlu, “Bunu bu kadar aleniyetle ortay koymak sahiden ayıptır.” dedi.

24 Kasım Öğretmenler Günü’nü de kutlayan Karamollaoğlu, yoksulluk sonunun 44 bin, açlık sonunun 20 bin lira civarında bulunduğunu lisana getirerek, bugün işe başlayan bir öğretmenin açlık hududunun biraz üzerinde 26 bin lira maaş aldığını aktardı.

Öğretmen bekleyen okul sıkıntısının yıllardır çözülemediğini ve fiyatlı öğretmenlerle çözülmesinin de mümkün görünmediğini ileri süren Karamollaoğlu, okulların ticarethaneye döndüğünü, bu nedenle randımanın güzelce ortadan kalktığını argüman etti.

Bütçe görüşmelerinin sürdüğünü de anımsatan Karamollaoğlu, bütçe açığının evvelki yıla nazaran neredeyse 4 katı arttığını öne sürdü.

Karamollaoğlu, “Bir kuruş dahi israf edemeyiz fakat hakkı olanın hakkını vermek için elimizden gelen bütün çabası göstermek mecburiyetindeyiz. Bu bir hak. Açlık hududunun altında fiyat, minimum fiyat olmaz. İnşallah çok uzun müddet geçmeden bu iktidar pılını pırtısını toplar masraf. Bunlar gitmeden de ülkeye huzur ve barışın gelme ihtimalini göremiyorum.” tabirlerini kullandı.

Erdoğan’ı kendi nefsi anlatıyor”

Gelecek Partisi Genel Lideri Ahmet Davutoğlu da konuşmasında emeklilere seçimden evvel kelamlar verildiğini, “millet, memleket tehlikesi var, biz gidersek Kudüs, Gazze düşecek, Ayasofya kapatılacak” denilerek oy istendiğini ileri sürerek, “Yerel seçimler yaklaşıyor. Size gelenlere ‘Verdiğin kelamları tutmadın, lokal seçimde sana bir Osmanlı tokadı atacağım.’ deyin. Cezalandırın.” diye konuştu.

Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın “50+1 konusunda yanıldığını ve üstü kapalı biçimde aldatıldığını söylediğini” öne süren Davutoğlu, kelamlarını şöyle sürdürdü:

“Daha evvel de FETÖ konusunda aldatıldığını söylüyordu. Devlet adamı aldatılmaz. Devlet adamı ufku görür. Devlet adamı olabilecek sorunları görür ve devlet adamı ciddiyetle vakarla siyaset takip eder. Kim aldattı Sayın Cumhurbaşkanı’nı? 50+1 konusunda bir sene evvel yaptığı bir konuşmada ‘bunu değiştirmek vatana ihanettir’ üzere tabirler kullanan başdanışmanı mı aldattı? Kim aldattı, neden aldandınız? Aslında Sayın Erdoğan’ı nefsi, egosu, kibri aldatıyor. Onun bu zaafını bilen etraftaki örgütlü kümeler da onun güç merakı üzerinden devlete sızıyorlar.”

Davutoğlu, Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sistemi’nin siyasetin tabiatını, devletin yapısını bozduğunu da tez etti.

Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın İsrail konusunda “söylemsel duruşunun harika, eylemsel duruşunun ise felaket olduğunu” sav eden Davutoğlu, bölgeye giden yakıt, inşaat materyali, besin sevkiyatlarının ve ticari münasebetlerin durdurulmasını istedi.

Davutoğlu, tanıdığı birçok Yahudi’nin İsrail’i lanetlediğini, global toplumun, insanlık vicdanının, Gazzelilerin ayağa kalkışını selamladığını söyledi.

Ahmet Davutoğlu, salondakileri ayağa kalkarak alkışlarla Gazze’ye takviyeye davet etti.