32,2234$% -0.11
34,9331€% 0.17
40,5695£% 0.07
2.445,79%0,57
4.012,00%1,02
฿%
Ł%
Ξ%
%
Cumhurbaşkanı Yardımcısı Cevdet Yılmaz, asgari ücretin bir denge içerisinde belirleneceğini ve memurlar ile emeklilere yüzde 50 civarında bir artış öngördüklerini açıkladı.
TRT Haber canlı yayınında konuşan Yılmaz, emeklilerin yanında olacaklarını ve ellerinden gelen tüm imkanları seferber edeceklerini ifade etti. Yılmaz, “Asgari ücret bir denge içerisinde belirlenecek. Memur ve emeklisine yüzde 50 civarında bir artış öngörüyoruz. Elimizden gelen tüm imkanlarla emeklilerimizin yanında olacağız” diyerek milyonlarca emekli ve memura söz verdi.
Yılmaz’ın açıklamalarından öne çıkan başlıklar şöyle:
“CUMHURBAŞKANI GAZZE İÇİN ÇABA SARF EDİYOR”
Gazze’de gerçekten bir insanlık dramı yaşanıyor. Buradaki hadiseleri kınamak, durdurmak için Müslüman olmak veya Filistinli olmak gerekmiyor. Batı dahi birçok ülke bu konuda iyi bir imtihan veremedi. Bu olanlara ‘ateşkes olsun’ diyemeyen ülkeler olduğunu gördük. Buna sessiz kalanlar tarihlerine kara bir leke bırakacaklar. Cumhurbaşkanımız bu konu ile ilgili yoğun bir çaba sarf ediyor.
Türkiye tarihsel sorumluluğunu yerine getiriyor. Bu kanı durdurmaya çalışıyor, ateşkes olsun diyoruz. Ateşkes de yetmez kalıcı barış istiyoruz. Müstakil bir Filistin devletinin oluşumu ile barış olabilir.
Bir taraftan da insani yardımlar yapıyoruz. Gerek ikili ilişkilerimizle gerek Mısır kanalı ile uçakla yardım gönderiyoruz. Ayrıca orada hastaları ülkemize getirmek gibi önemli inisiyatifler de aldık.
EKONOMİDEKİ ADIMLAR
Bu 6 ay çok yoğun geçti. Hükümetlerimizin önceliği milletimizin önceliği ile her zaman örtüşmüştür. Ekonomi birinci gündem maddemiz.
Şubatta büyük bir deprem yaşadık, bütün bunlarla beraber ekonomi daha da önemli bir hal aldı.
Depreme rağmen bütçe açıklarını makul bir seviyede tutmayı başardık. Diğer taraftan Merkez Bankamız büyük bir rezerv artışı sağladı. Rezervlerde yüzde 44’e yakın bir atış oldu. KKM’de 707 milyar lira düşüş söz konusu, bu eğilim devam ediyor.
Son dönemde bütün bu atılan adımlarla Türkiye’ye dışarıdan fon akışının da arttığını görüyoruz. Türkiye’de yatırım ortamı şu anda olumlu duruma gelmiş durumda. Türkiye Yüzyılı yatırımların yüzyılı olacak. Milli gelirimiz tarihte dolar bazında ilk kez 1 trilyon eşiğini aşıyor.
ENFLASYONDA SON DURUM
Türkiye reel ekonomide ve büyümede çok başarılı oldu. Reelde elde ettiğimiz başarıyı, enflasyonunu düşürerek sürdürmeyi hedefliyoruz. Sıkıntımız enflasyon. O nedenle enflasyonla mücadele en önemli maddemiz olmuş durumda. Yıllık bazda enflasyonda düşüş 2024’te görülecek. 2025’te enflasyon yüzde 15, 2026’da tek haneli olacak.
FAHİŞ KİRAYA ÖNLEM
Otomotivde ciddi bir fiyat düşüşü gördük. Konut fiyatları ve kiralar da eski ivmeyi kaybetmiş durumda ancak henüz istediğimiz oranda değil. Daha da aşağıya gelmesi için gayret ediyoruz.
Konut konusunda arz yönlü politikalar önemli. Öncelikle konut arzını artırmamız gerekiyor. Son dönemlerde en önemli adımlarımızdan biri kentsel dönüşüm. Bir taraftan talebi kontrol ederken bir yandan da arzı artırıcı politikalarla konut fiyatlarını ve kiralarını kalıcı düşürme gayretindeyiz.
Kirada yüzde 25 sınırlaması, enflasyonun yüksek olduğu dönemde kiracıyı korumak için aldığımız bir önlemdi. 2024’te enflasyon makul seviyeye gelecek. Dolayısıyla enflasyon düştükçe bu tür tedbirlere artık ihtiyacımız kalmayacak.
ASGARİ ÜCRET NE KADAR OLACAK?
Geçen yıl asgari ücretle ilgili iki önemli gelişme oldu. Asgari ücretti geçen yıl yüzde 107 artırdık. Tarihi bir kararla asgari ücreti vergiden muaf tuttuk.
Şimdi yeni bir müzakere başlamış durumda. 3 taraf var burada. İşletmelerle çalışanlar arasındaki dengeyi sağlamak gerek. Dolayısıyla bir denge içinde bunu belirleyeceğimizi düşünüyoruz. Bizim ana hedefimiz çalışanları enflasyona ezdirmemek olmuştur.
MEMUR VE EMEKLİ NE KADAR ALACAK?
İmkanlarımızı zorlayarak emeklilerimizin yanında olacağız. Memur emeklisiyle ilgili toplu sözleşme gereği alacakları bir fark ve enflasyon farkı var. Memur ve memur emeklisi için yüzde 50 civarında bir artış olacak. İşçi emeklileri daha farklı şartlara tabi. Farklı emekli kesimleri arasındaki dengeyi koruyucu ve özellikle daha düşük alanları gözetici bir yaklaşım sergileyeceğiz.