Erdoğan: “İsrail’in Gazze’yi insansız hale getirme siyasetine eyvallah edemeyiz, etmeyeceğiz”

– Erdoğan: “İsrail’in Gazze’yi insansız hale getirme siyasetine eyvallah edemeyiz, etmeyeceğiz” CEZAYİR – Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan Cezayir-Türkiye İş Forumu’nda yaptığı konuşmada, “Sürekli işgallerle, toprak gaspıyla, mazlumları katlederek büyüyen İsrail devletinin Gazze’yi insansız hale getirme siyasetine eyvallah edemeyiz, etmeyeceğiz. Gazze Filistinlilerindir ve Allah’ın müsaadesiyle o denli kalacaktır” dedi.

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, resmi ziyarette bulunduğu Cezayir’de, Cezayir-Türkiye İş Forumu’na katıldı. Cumhurbaşkanı Erdoğan, forumdaki konuşmasında, 2020 yılındaki son ziyaretinin akabinde dost ve kardeş ülke Cezayir’de bulunmaktan memnuniyet duyduğunu söyledi. Yüksek Seviyeli İşbirliği Kurulu’nun ikinci toplantısını icra ettiklerini hatırlatan Erdoğan, Cezayir Cumhurbaşkanı Abdülmecid Tebbun’la bu düzeneğin bundan sonra Yüksek Seviyeli Stratejik Kurul olarak devam etmesini kararlaştırdıklarını kaydetti.

“Cezayir ile ticaret hacmimiz geçtiğimiz sene 5.3 milyar dolara yükseldi”

Cumhurbaşkanı Erdoğan, görüşmelerinde ülkeleri ortasındaki ticari ve ekonomik bağları detaylı biçimde ele aldıklarını ve çeşitli mutabakatlara imza attıklarını aktararak, “Ortak bildirimizde iş birliğine dair çabalarımızı Türkiye’nin, Cezayir’in ve bölgenin refah ve huzuruna katkı sağlayacak formda arttırma irademizi vurguladık. Son periyotta hızlanan temaslar ve ziyaretler münasebetlerimize değerli ivme kazandırıyor” dedi. Cezayir Cumhurbaşkanı Tebbun’la birlikte sahip oldukları karşılıklı iradenin meyvelerini başta ticaret ve iktisat olmak üzere her alanda gördüklerini kaydeden Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Ticaret hacmimiz geçtiğimiz sene, bir evvelki yıla nazaran yüzde 27 artışla rekor düzey olan 5,3 milyar dolara yükseldi. Artış eğilimi bu sene de devam ediyor. 2023’ün birinci on ayında ticaret hacmimiz, geçtiğimiz yılın birebir devrine kıyasla yüzde 19’luk yükselişle 5 milyar dolara ulaştı. İnşallah sene sonunda 6 milyar dolar bandını yakalamış olacağız” diye konuştu.

“Cezayir’de faaliyet gösteren bin 400 civarında Türk ortaklı firma, yaklaşık 5 bin Cezayirli kardeşimize istihdam sağlıyor”

Cumhurbaşkanı Erdoğan, İşbirliği Kurulu’nun geçtiğimiz yıl Ankara’da yapılan birinci toplantısında çıtayı daha da üst çekerek 10 milyar dolar gayesini belirlediklerini hatırlatarak, “Sizlerin de pahalı katkılarıyla bu noktaya en kısa müddette ulaşacağımıza inanıyorum. Cezayir’de iş birliği imkanlarını fark eden yatırımcılarımız, ülkelerimiz ortasında yeni ve sağlam köprüler inşa etmeyi sürdürüyor. Bizler de kendilerine yardımcı olmaya devam edeceğiz. Cezayir’de faaliyet gösteren bin 400 civarında Türk ortaklı firma, yaklaşık 5 bin Cezayirli kardeşimize istihdam sağlamaktadır. Firmalarımız, konut ve altyapı, demir-çelik, dokuma, petrokimya ve ilaç endüstrinin ortalarında bulunduğu geniş bir yelpazede faaliyet gösteriyor” sözlerini kullandı. Tüm bu alanlarda örnek işlere imza atan ve Cezayirli kardeşlerinin de takdirini kazanan şirketleri tebrik eden Cumhurbaşkanı Erdoğan, kendilerinin de şirketlerin, iş insanlarının, yatırımcıların önünü açtıklarını ve işlerini kolaylaştırdıklarını kaydetti.

Erdoğan, iki başkan olarak iş dünyasının karşılaştığı sıkıntıların tahlili için de ellerinden geleni yaptıklarını tabir ederek şirketlerin ağır olarak faaliyet gösterdikleri ve vatandaşların da çoğunlukla ikamet ettiği Oran kentinde başkonsolosluk açarak daha kolay ve faal biçimde konsolosluk hizmeti almalarını temin ettiklerini söyledi.

“Türkiye, Cezayir’de petrol ve doğal gaz harici en çok yatırım yapan ve en çok istihdam sağlayan ülke konumunda”

Ziraat Bankası’nın da Cezayir’de faaliyete geçmesiyle, bilhassa ticari süreçler ve bankacılık alanındaki iş birliğinin daha da gelişeceğini aktaran Erdoğan, “Şirketlerimizin yatırımlarının piyasa kıymeti 6 milyar dolara yaklaştı. Türkiye bu sayılarla Cezayir’de petrol ve doğal gaz harici en çok yatırım yapan ve en çok istihdam sağlayan ülke pozisyonundadır. İnşallah burada da en kısa müddette 10 milyar dolar düzeyini yakalamayı hedefliyoruz” tabirlerini kullandı.

Cumhurbaşkanı Erdoğan, iş dünyasının önünü açmak ve yeni yatırım ile iş birliği imkanlarını teşvik etmekle mükellef olduklarını kaydederek şöyle devam etti: “Bu anlayışla tüm kuruluşlarımız, ekonomik ve ticari münasebetlerimizin ahdi tabanını tahkim etmek üzere çalışmalarını süratle sürdürüyor. Ticaret Bakanlarımızın imzaladıkları Ortak Niyet Beyanı’yla müzakerelerine başlanacak Tercihli Ticaret Muahedesi’nin hızla neticelendirilmesi iş birliğimize büyük ivme kazandıracaktır. Müzakereleri devam eden Yatırımların Karşılıklı Teşviki ve Korunması Muahedesi’nin hayata geçirilmesi de her iki ülkedeki yatırımcılar için yeni bir teşvik ögesi olacaktır.”

“Enerji alanındaki esaslı bağlantılarımızı uzun vadeli iştirake dönüştürmek amacındayız”

Cezayir Cumhurbaşkanı Tebbun’la bu süreçlerin kısa müddette nihayete ermesi için ortaklaşa çalışmaya devam edeceklerini söyleyen Erdoğan, “Cezayir’in, yerli üretimin ve hidrokarbon harici dallardaki kapasitesinin geliştirilmesine yönelik çalışmalarını takdirle takip ediyoruz. Güç alanındaki esaslı münasebetlerimizi bu kapsamda yeni bir vizyonla çeşitlendirerek, uzun vadeli iştirake dönüştürmek gayesindeyiz. Kurumlarımız ve şirketlerimiz, bu hedefle birlikte çalışarak iştirakler geliştiriyorlar” dedi. Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Türk iş insanlarının Cezayir’deki iş birliği imkanlarını ve yeni fırsatları en düzgün biçimde değerlendirmeye devam edeceklerine inanıyorum. Ülkemizdeki Cezayir yatırımlarından da memnuniyet duyuyoruz. Cezayirli kardeşlerimizin Türkiye’deki yatırımlarını artırmaları için de gerekli kolaylıkları sağlamayı sürdüreceğiz” diye konuştu.

Erdoğan, Cezayir-Türkiye İş Forumu’ndaki samimi misafirperverlikleri için Cezayirlilere teşekkür ederek Cezayir Cumhurbaşkanı Tebbun’un şahsında Cezayir makamlarına, Gazze’de 7 Ekim’den bu yana artarak devam eden vahşet karşısında sergiledikleri dik ve dirayetli duruş sebebiyle şükranlarını sunduğunu söyledi.

“Türkiye, İsrailli yöneticilerin Filistinli kardeşlerimize karşı işledikleri savaş cürümlerinin takipçisi olmayı sürdürecek”

Cezayir’in, Gazze konusunda en gözü pek ve güçlü yansıyı veren ülkelerden biri olduğunun altını çizen Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Bugünkü görüşmelerimizde kardeşim Tebbun ile akan kanın durması için neler yapabileceğimizi ayrıntılıca istişare ettik. 13 binden fazla Filistinli kardeşimizin şehit edildiği ataklar, İsrail’in ve destekçilerinin gerçek yüzünü, niyetini, gayesini bir kere daha deşifre etmiştir. İsrailli yöneticilerin işledikleri savaş kabahatleri ve insanlığa karşı hataların müeyyidesiz bırakılmaması bu bakımdan çok önemlidir” tabirlerini kullandı.

“Bu yapılan vahşet, soykırım sebebiyle de hızla Lahey Adalet Divanı’na gitmesi gerekir”

Cumhurbaşkanı Erdoğan, Gazzeli çocukları, bebekleri, bayanları ve yaşlıları vahşice katledenlerin yalnızca insanlık vicdanında değil, milletlerarası hukuk önünde de hesap vermesi ve mahküm olması gerektiğini belirterek, “Diğer türlü zalimin daha da zalimleşmesinin, katliamlarına yenilerini eklemesinin önüne geçemeyiz. İsrail devletinin bir daha emsal vahşete kalkışmaması için İslam dünyasıyla birlikte vicdan sahibi tüm ülkelere de sorumluluk düşüyor. Şunu bir defa daha bilmemiz lazım, İsrail bir terör devletidir. Bunu söylemekten çekinmeye gerek yok, bildiğimiz gerçek bu, olay bu. Öyleyse bunun hakkını vermek lazım. Bu yapılan vahşet, soykırım sebebiyle de hızla Lahey Adalet Divanı’na gitmesi gerekir. Onun için şu anda binlerce avukat arkadaşımız çalışmalarını sürdürüyor ve İsrail devletini başta (Binyamin) Netanyahu olmak üzere buraya göndermek ve burada da bunların yargılanmasını sağlamamız gerekiyor” diye konuştu.

“Türkiye’nin, Cezayir’in, bizim İsrail’e borcumuz yok”

“Hastaneleri, okulları, ibadethaneleri, mescitleri, kiliseleri vuranlar bunlar değil mi?” diyen Erdoğan, “Gazze’yi yerle yeksan edenler bunlar değil mi? Yani bunlar yaptırımsız mı kalacak? ‘Yapanın yanına kar kalıyor’ mu diyeceğiz? Gereği neyse bunu yapmak için işte Birleşmiş Milletlerde ne oldu? 121 ülke İsrail’in karşısında yer aldı, 40 ülke çekimser kaldı, 14 ülke ise karşısında durdu, yani bizim karşımızda durdu fakat kovalayacağız zira Netanyahu gidicidir. Artık Netanyahu’ya İsrail halkı bile sahip çıkmıyor. Şayet bugün birileri onun yanında yer alıyorsa şunu bilin, bunların İsrail’e borcu var. İsrail’e borcu olduğu için bunlar onların yanında yer alıyor. Lakin Türkiye’nin, Cezayir’in, bizim İsrail’e borcumuz yok, bizim halkımıza borcumuz var ve biz de buradan hareketle rahat hareket ediyoruz. Türkiye, İsrailli yöneticilerin Filistinli kardeşlerimize karşı işledikleri savaş hatalarının takipçisi olmayı sürdürecektir” dedi.

Cumhurbaşkanı Erdoğan, nükleer silah konusuna değinerek konuşmasını şu biçimde sürdürdü:

“Yine bu süreçte İsrailli bakanlar tarafından varlığı inkar edilen nükleer silah ve atom bombası sorununun de unutulmasına müsaade vermeyeceğiz. Ey İsrail, atom bombası var mı yok mu söyle. Söyleyemez ancak bak biz söylüyoruz. İsrail sende atom bombası var, bunun da bilhassa ilgili mercilere şikayetini yaptık, yapıyoruz. Türkiye dahil tüm bölgenin güvenliğini tehdit eden bu hususta hem Birleşmiş Milletler Güvenlik Kurulu hem de Memleketler arası Atom Gücü Ajansı nezdinde teşebbüslerde bulunacağız. Tüm bunlarla birlikte Gazze’nin yine imarı için de gereken her türlü çabayı göstereceğiz. Evet, cebi güçlü olanlara da sesleniyorum. Onlar da bu mevzuda ellerini cebine atmalı ve Gazze’ye yardım etmeli. Kurulan fona gerekli dayanağı, daima birlikte Riyad Konferansı’nda bu sesi verdik, oraya gerekli dayanağı vermeliyiz. Daima işgallerle, toprak gaspıyla, mazlumları katlederek büyüyen İsrail devletinin Gazze’yi insansız hale getirme siyasetine eyvallah edemeyiz, etmeyeceğiz. Gazze Filistinlilerindir ve Allah’ın müsaadesiyle o denli kalacaktır. İslam alemi olarak Filistin davasına sahip çıkmamızın ehemmiyetini bir kere daha tabir etmek istiyorum. Bu kanılarla İş Forumu’nun düzenlenmesinde emeği geçen tüm kurum ve kuruluşlarımızı tebrik ediyorum. Toplantımızın ve kurulacak yeni iş birliklerinin hayırlara vesile olmasını diliyorum. Rabbim yar ve yardımcımız olsun diyorum.”