Bugün 10 Aralık Dünya İnsan Hakları Günü.
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, 10 Aralık Dünya İnsan Hakları Günü nedeniyle bir bildiri yayımladı.
Erdoğan iletisinde Terörsüz Türkiye sürecine değindi.
“TERÖRSÜZ BÖLGE MEFKURESİNE KESİNLİKLE ULAŞACAĞIZ”
“Yaklaşık yarım asırdır binlerce insanımızın hayatına mal olan, refah ve istikrar yürüyüşümüzü sekteye uğratan terör musibetinden de milletimizi ebediyen kurtaracak adımları kararlılıkla atacağız.” diyen Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Önce Terörsüz Türkiye gayesine vasıl olacak, inşallah akabinde da merkezinde kalkınmanın, dayanışmanın, iş birliğinin ve huzurun bulunduğu Terörüz Bölge mefkuresine kesinlikle ulaşacağız. Bunda kararlıyız, sabırlıyız, samimiyiz.” sözlerini kullandı.
“BARIŞ VE ADALET DAİMA İRTİFA KAYBETMEKTEDİR”
Birleşmiş Milletler İnsan Hakları Kozmik Beyannamesi’nin ehemmiyetine dikkat çeken Erdoğan, “İnsanlığın ortak paha ve kazanımlarını temsil eden bu değerli Evrak, her bireyin doğuştan sahip olduğu hakları garanti altına alan global bir taahhüt olma özelliğini bugün de koruma etmektedir.” dedi.
Erdoğan bildirisinde, “Bununla birlikte Beyannamede münderiç kural ve prensipler dünyanın birçok bölgesinde ihlal edilmekte; barış ve adalet üzere kavramlar daima irtifa kaybetmektedir.” tabirlerine yer verdi.
Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın bildirisi şöyle:
“- Gazze ve işgal altındaki Filistin topraklarında karşımıza çıkan mezalim, memleketler arası kamuoyunun tüm çabalarına karşın, maalesef varlığını sürdürmektedir. 70 bini aşkın Gazzelinin hayatını kaybettiği bu soykırım, İnsan Hakları Kozmik Beyannamesi’nde zikredilen pahaların ağır tahribata uğradığının açık bir göstergesidir. Dev bir enkaz yığınına çevrilen Gazze’nin bir an evvel ayağa kaldırılması, tüm insanlığın Filistinlilere karşı müşterek sorumluluğudur. Gazze’de âdil ve kalıcı barışa giden yegâne yol, ülkemizin de katkısıyla tesis edilen ateşkesin güçlendirilmesi ve iki devletli tahlil modelinin en kısa müddette hayata geçirilmesidir. Lakin İsrail, hukuk ve kural tanımazlığını burada da göstermekte, 11 Ekim’den beri en az 370 Filistinliyi katlettiği ataklarıyla ateşkesi ihlal etmektedir. Memleketler arası toplumun İsrail üzerindeki baskıyı artırması, Gazze’nin tekrar çatışmalara sürüklenmemesi açısından kritik değerdedir. Birebir halde Sudan’da akan kardeş kanının durması, ülkenin yine inanç ve istikrar ortamına kavuşması maksadıyla barış ve diyalog odaklı teşebbüslerimiz sürmektedir.
Kültürel ırkçılık, İslam düşmanlığı ve yabancı zıtlığıyla çaba Beyannamedeki prensiplerin korunması bakımından hayati ehemmiyettedir. Nefret içeren hata ve telaffuzların görmezden gelinmesi, bunlara karşı gerekli önlem ve yaptırımların uygulanmaması, hatta birden fazla vakit fikir özgürlüğü mazeretiyle teşvik edilmesi asla kabul edilemez.
– Türkiye olarak, tarihimizden devraldığımız güçlü mirasla lisan, ırk, köken ayrımı yapmadan, başta gönül ve kültür coğrafyamız olmak üzere, tüm dünyada insan hak ve onurunu savunmaya; global barış ve güvenliğe en yüksek seviyede katkı sunmaya devam edeceğiz.
