Ahmetağa Çiftliği mevkiinde yaklaşık 30 yıldır dedesinden kalan cet tohumu ile üretim yapan çiftçi İbrahim Kurt, eserleri tüketiciler ile buluşturuyor.
Arazisinde ektiği 3 bin lahanayı hasat etmeye başlayan Kurt, tartısı 20 kilograma kadar ulaşabilen lahanaları kasım ayı sonuna kadar hasat edeceklerini söyledi.
“DIŞARIDAN TOHUM ALMAYA HİÇ GEREKSİNİM DUYMADIK”
Hasat sırasında bir sonraki sene ekilecek tohumları da topladıklarını belirten Kurt, “Ben bu işi 30 yıldır yapıyorum. Babadan, dededen kalan meslek. Tekrardan sürdürmeye devam ediyorum cet üretimini. Evvelce burada en az 15-20 kişi ekim yapıyordu şu an azaldı.2 ila 3 kişi kaldık. Bizden öteki da yapacak kimse görünmüyor.
Yılda yaklaşık 3 bin tane ekiyoruz. Bu 4 bine de çıkıyor, daha da fazla yetiştirmiyoruz. Tarlaya gelen müşterilere veriyoruz. Çarşıda köy pazarı var, orada satıyoruz. İsteyenlere sipariş götürüyoruz. Buğday da faydalanıyoruz da lahanada desteklemelerden faydalanamıyoruz. Duruma nazaran 10 kilo gelen lahana da var, 20 kilo gelen de.
Sarmalık da gevşek olanlardır, onları sarmalık olarak satıyoruz. Çok sıkı olanları da turşuluk olarak veriyoruz. Eken az, yerli müşteri çok. Bu bakımdan satışlarımız yeterli, müşteri bakımından şuan bir külfet yaşamıyoruz. Nisan ayının sonlarında ekiyoruz, Kasım sonu Aralık ayına kadar hasadımız devam ediyor. Bir taraftan da eserlerimizden çıkarttığımız tohumlarımızı alıyoruz ki seneye de ekelim. Dışarıdan tohum almaya hiç gereksinim duymadık. Kendi ektiğimizden topladıklarımız bizim başımızdan aşıyor. İsteyenlere de veriyoruz” diye konuştu.
“GERÇEK CET TOHUMU BU”
Hasada katılan Zara Ziraat Odası Başkanı Zeki Şimşek, İbrahim Kurt’un cet tohumu ile üretim yapan son kuşak olduğunu söz ederek, “İlçemizde Ahmetağa çiftliğindeki lahana tarlasına geldik. Türkiye’de eşi gibisi bulunmayacak tohumu, cinsi yüzyıllara dayanan, yalnızca Ahmetağa çiftliğine ilişkin olan bir eser. Gerçek cet tohumu bu. Türkiye’de eşi gibisi olmayan bir lahanayı yetiştiriyorlar fakat bir kederimiz var ki İbrahim Bey son kuşak üzere görünüyor. Lahana için de teşvik verilse değil Sivas’a, Türkiye’ye maddi, manevi kıymette katkı sağlayacak bir ürün” dedi.
