30 Mayıs 2025 tarihli Resmî Gazete’de yayımlanan 9903 sayılı Cumhurbaşkanı Kararı, 2012’den bu yana uygulanan teşvik sistemine son vererek yeni dönemin kapısını araladı.
Ne Oldu, Ne Değişiyor?
Bu kararı takiben, 16 Haziran 2025’te TBMM gündemine sunulan Kanun Teklifi ile Kurumlar Vergisi Kanunu’nun 32/A maddesinde köklü değişiklikler öngörülüyor. Yapılmak istenen düzenlemeler, yatırımcılar açısından hem yeni fırsatlar hem de ciddi kısıtlamalar barındırıyor. İşte öne çıkan başlıklar:
Teşvik Süresi Artık 10 Yıl ile Sınırlı
Mevcut sistemde süre sınırlaması olmadan, yatırıma katkı tutarına ulaşana kadar teşvikten yararlanmak mümkündü. Yeni düzenleme ile indirimli vergi uygulaması en fazla 10 hesap dönemiyle sınırlandırılıyor. Bu, bazı yatırımlar için henüz katkı tutarına ulaşamadan teşvik süresinin sona ermesi anlamına gelebilir.
Vergi İndirimi Artık %60 ile Sabit
Yeni dönemde vergi indirim oranı sabitleniyor: %60. Bu oran, %25 olan kurumlar vergisinin %10’a kadar düşmesini sağlayacak. Ancak dikkat çeken nokta, Cumhurbaşkanı’nın oranı değiştirme yetkisinin kaldırılması. Bu da teşvik sistemini daha öngörülebilir kılarken, esneklikten yoksun bırakıyor.
Diğer Kazançlara Uygulama Süresi 4 Yıl
Teşvikli yatırımlar dışındaki diğer faaliyetlerden elde edilen kazançlara indirimli oranın uygulanabileceği süre artık net: en fazla dört yıl. Üstelik yatırım döneminin tamamlanması şartı kaldırılıyor; dört yıllık süre yatırımın başladığı hesap döneminden itibaren işliyor.
Yatırıma Katkı Tutarına Ulaşmak Daha Zor
Yeni teklif, yatırım harcamaları yerine hak edilen katkı tutarını esas alıyor. Bu durum, özellikle ilk yıllarda kullanılabilecek katkı tutarını ciddi ölçüde sınırlayabilir. Vergi indirimi zaman içinde gerçekleştiği için, katkı tutarının tamamına ulaşmak daha da zorlaşacak.
Vergi Hatası Belirsizliği Devam Ediyor
Kanun teklifinde, kazanç olmasına rağmen indirimli oran uygulanmaması halinde sonraki dönemlerde bu oranın kullanılamayacağı açıkça belirtiliyor. Ancak, diğer faaliyetlerden elde edilen kazanca uygulanmayan indirimli oranın nasıl değerlendirileceği hâlâ muğlak. Bu durum, uygulamada sık sık yaşanan vergi hatalarının çözümünü belirsiz bırakıyor.
Endeksleme Uygulaması Aynen Devam
Yatırım tamamlandıktan sonra kullanılmayan katkı tutarı, yeniden değerleme oranında artırılarak sonraki yıllarda kullanılabiliyor. Bu uygulamada bir değişiklik yok. Ancak diğer kazançlara uygulama süresinin kısalması, bu imkânın etkisini sınırlayabilir.
Değerlendirme: Teşvik Daralıyor, Karmaşıklık Artıyor
2009’dan bu yana uygulanan indirimli vergi teşviki, gerek oranlar gerekse kapsam açısından yatırımcılar için oldukça cazipti. Ancak yeni düzenlemelerle birlikte bu teşvikin süresi kısalıyor, oranı sabitleniyor, kapsamı daraltılıyor, yönetimi daha karmaşık hale geliyor.
En çok eleştirilen konu ise şu: Vergi avantajı yine yatırım döneminde değil, yıllar içinde sağlanıyor. Oysa yatırımcıların uzun süredir talebi, vergi avantajının yatırım döneminde yani nakit ihtiyacının en yüksek olduğu dönemde sağlanmasıydı. Bu yönde bir iyileştirme yapılmazken, sistem daha kısıtlayıcı hale geliyor.
Teşvik Sistemi Yenileniyor ama Sadeleşmiyor
Yatırımı hızlandırmak ve finansal yükü azaltmak için oluşturulan vergi teşvik sisteminin, yeni dönemde yatırımcılar açısından daha sınırlı, daha öngörülebilir ancak daha az cazip hale geldiğini söylemek mümkün. Yeni yasa teklifi yasalaşırsa, yatırımcıların teşvikten azami fayda sağlamak için stratejilerini ciddi biçimde gözden geçirmeleri gerekecek.


