Zihinsel ve duygusal yeterli oluşumuz, başımıza gelen olaylardan çok onlara verdiğimiz reaksiyonlarla şekillenir. Gerçekliği olduğu üzere görebilmek, direnmek yerine anlamaya çalışmak, hem ömür kalitemizi artırır hem de ruhsal dayanıklılığımızı geliştirir.
KABULLENMEK NEDİR?
Psikolojik açıdan bakıldığında kabullenmek, bireyin kendisini, etrafındakileri ve ömrünü tüm gerçekliğiyle algılaması demektir. Yani olanı olduğu üzere görmek ve yaşananı inkâr etmeden karşılayabilmek.
Kabullenmek; pasif bir boyun eğiş değildir. Tersine, bireyin direnci bırakarak yaşadığı durumu anlaması ve sağlıklı bir cevap geliştirmesidir. Gerçekliğe karşı gösterilen bu içsel açıklık, zihinsel esneklikle birlikte hareket eder.
KABULLENMENİN KAZANDIRDIKLARI
İçsel istikrar ve ruhsal rahatlık getirir: Problemden kaçmak yerine onunla yüzleşmek, tahlil üretmeyi kolaylaştırır ve uzun vadede gerilimi azaltır.
Kendini kabul etmek, öz saygıyı güçlendirir: İnsan yalnızca başarılarıyla değil; eksiklikleri, yanlışları ve zorlandığı yanlarıyla da bütündür. Kabullenme, kişinin kendisine daha şefkatli yaklaşmasını sağlar.
Gerçekçi bir bakış kazandırır: Kabullenme sayesinde birey mükemmeliyetçilikten uzaklaşır ve daha sağlıklı, uygulanabilir amaçlar belirleyebilir.
KABULLENMEYİ REDDETMEK NE GETİRİR?
Zor durumları reddetmek, kaçmak ya da inatla karşı koymak, süreksiz bir muhafaza sağlayabilir. Fakat uzun vadede bu direnç içsel bir huzursuzluğa dönüşebilir. Kendi hislerimizi inkâr ettiğimizde, tahlil üretme kapasitemiz de zayıflar.
Kabullenme ise zorluğun kendisiyle temasa geçme yüreğidir. Olayın duygusal yükünü anlamaya başlamak, zihni ve vücudu hafifletir. Gerilimle daha sağlıklı başa çıkmamıza ve hayatla daha uyumlu bir münasebet kurmamıza yardımcı olur.
PEKİ, KABULLENME NASIL GELİŞTİRİLİR?
Kabullenme bir maharettir. Uygulanabilir, geliştirilebilir, derinleştirilebilir. Bu maharet geliştiğinde, birey hem gerilimle başa çıkma kapasitesini artırır hem de münasebetlerinde daha derin bir bağ kurabilir.
İşte kabullenmeyi güçlendirecek birtakım yollar:
Empati kurmak : Oburunun bakış açısından görebilmek, anlamayı kolaylaştırır.
Duyguları tanımak ve tabir etmek: Bastırmak yerine lisana getirmek şifadır.
Mükemmeliyetçilikten uzaklaşmak: Kusurlar insan olmanın bir kesimidir.
Mindfulness antrenmanlarıyla anda kalmak: Zihni şimdiye davet etmek, farkındalığı artırır.
Toplumsallaşmak: Diğerlerinin kabullenme süreçlerini duymak, yalnız olmadığımızı hatırlatır.
Profesyonel takviye almak : Bazen kabullenme seyahati bir uzman eşliğinde daha sağlıklı ilerler.
GERÇEKLİĞİ KABULLENMEK, GÜÇSÜZLÜK DEĞİL GÜÇTÜR
Kabullenmek, yaşama teslim olmak değil; onunla daha şuurlu bir bağ kurmaktır. Zorlayıcı hislerin içinde kaybolmak yerine, onlara alan açmak ve içsel bir taraf bulmaktır.
Eğer siz de hayatınızda birtakım olayları kabullenmekte zorlanıyorsanız, bu süreci yalnız yürümek zorunda değilsiniz. Bir uzmandan alacağınız dayanakla, zihinsel direnci bırakmayı ve ruhsal esnekliği öğrenmeyi mümkün kılabilirsiniz.
Çünkü bazen en büyük özgürlük, olanı olduğu üzere görebilmekle başlar.
