Tarih boyunca insanoğlunun en fazla tercih ettiği madenlerden biri olan ve bir periyoda de ismini veren bakır, şimdilerde ise daha çok sürece yoluyla çeşitli süs eşyası olarak kullanılıyor. Gaziantep’in tarihini, kültürünü ve sanatını simgeleyen bakırcılık mesleğinin büsbütün unutulmaması için ilerlemiş yaşlarına karşın ellerinden çekiçlerini düşürmeyen bakır ustaları, mesleklerinin ayakta kalması için çaba veriyor.
Teknoloji ve sanayisinin gelişmesiyle birlikte birçok meslek yok olmayla yüz yüze kalırken, bakırcılık mesleği de bu meslekler ortasında yer alıyor. Bir vakitler halkın temel gereksinimlerini karşılayan el emeği göz ışığı bakırlar, mutfak eşyasından çok aksesuar olarak kullanılmaya başlayınca ustalar da azaldı. Bakırcılık mesleğinin unutulmaması için tüm zorluklara karşın sanatını icra eden 60 yaşındaki bakırcı ustası Mehmet Vakıf Dingin, mesleğini yaşatmaya çalışan sanatkar ustalar ortasında yer alıyor. Ömrünün büyük bir kısmını mesleğine adayan Dingin, küçük atölyesinde yıllardır bakır işlemeye devam ediyor. Sakin, ömrünü verdiği mesleğini geçmişten günümüze taşıma çabası içinde olduğunu ve mesleğini özveriyle sürdürdüğünü belirtti.
Mesleğe ilkokulu bitirdikten sonra başladığını söyleyen Dingin, “İlkokulu bitirdikten sonra yapacak bir meslek bulamadığım için bu mesleğe başladım. Komşumuzun oğlu bakırcı ustasının yanında çalışıyordu, ben de onun vesilesiyle bu meslekte çırak olarak çalışmaya başladım. Mesleği 3-4 yılda öğrendim. O devirden beri de yani 44 yıldır da mesleğe devam ediyorum. Meslekte daima kendimi geliştirdim. Mesleği daha hoş bir halde yapmaya çalışıyorum. Mesleğimiz meşakkatli bir meslek. Yaptıkça hoş işler çıkarıyorum ve hoş işler çıkardıkça da keyifli oluyorum. Daha hoş oluyor” dedi.
Bakırcılığın güç bir meslek olduğunu ve herkesin bu işi yapamayacağını belirten Sakin, “Bu meslek güç bir meslek. Aslında hiçbir meslek kolay değil. Mesleklerin hepsi güç fakat mesleğini ve yaptığın işi severek yapacaksın, mesleğini sevmezsen kendini geliştiremezsin. Yaptığın mesleği sevmek lazım. Mesleğini sevdikçe daha hoş işler yapıyorsun. Nakış nakış bakır işlemesi yapıyoruz. Eserlere yaptığımız modeller bazen 10 gün, bazen haftalarca ve bazen de aylarca sürüyor. En son yaptığım bir sini vardı, 5 ay sürdü. Yapılan eserler işçiliğine nazaran değişiyor” diye konuştu.
Mesleği sayesinde 3 çocuk büyüttüğünü anlatan Dingin, en büyük oğlunun üniversite mezunu, iki kızının da lise mezunu olduğunu bildirdi.
