Ankara Cumhuriyet Başsavcılığınca başlatılan soruşturma kapsamında gözaltına alınan Rasim Ozam Kütahyalı, hakkında isimli denetim ve yurtdışı çıkış yasağı kararı alınarak özgür bırakıldı. Kütahyalı, toplumsal medya paylaşımlarında, “Yarın CHP kurultayı iptal ediliyor, CHP’ye süreksiz kayyum atanarak 45 gün sonra, 1 Haziran 2025’te CHP’nin yeni kurultayı” savında bulundu.
Kütahyalı, evvelki günkü ikinci paylaşımında, “Bir güvenlik bürokratı dostunun aradığını argüman ederek, “İstanbul’dan Ankara’ya polis sevkiyatlarının yapıldığını, Keçiören ve Etimesgut belediyelerine operasyonlar” olabileceğini ileri sürdü.
Bu iki tezin akabinde Kütahyalı hakkında, halkı aldatıcı bilgiyi alenen yayma hatasından soruşturma başlatıldı. Kütahyalı, Bolu’da gözaltına alındı. Kütahyalı’nın tabiri, Bolu Adliyesi’nden Ses ve İmaj Bilişim Sistemi (SEGBİS) aracılığıyla Ankara Cumhuriyet Başsavcılığınca alındı.
Kütahyalı’nın avukatı, toplumsal medyadan paylaşım yaparak, müvekkilinin Ankara’ya gitmek üzereyken gözaltına alındığını belirterek, günahsız olduğunu ileri sürdü. Avukatının paylaşımında, “Halen soruşturma devam etmekte olup, tarafların bir temel hukuk prensipi olan masumiyet karinesine söygı göstermesini rica ediyoruz.” denildi.
Gözaltına alınan Rasim Ozan Kütahyalı, emniyetteki süreçlerinin akabinde sıhhat denetimleri için Bolu İzzet Baysal Devlet Hastanesi Merkez Ünite’ye sevk edildi. Burada süreçleri biten Kütahyalı, Bolu Adliyesi’ne getirildi.
İSİMLİ DENETİMLE HÜR BIRAKILDI
Rasim Ozan Kütahyalı, SEGBİS sistemiyle Ankara Cumhuriyet Başsavcılığı’na tabir verdi. Tabir süreçlerinin akabinde SEGBİS sistemiyle sevk edildiği Nöbetçi Hakimlikçe, Rasim Ozan Kütahyalı isimli denetim kuralı ve yurt dışı çıkış yasağı getirilerek özgür bırakıldı.
SAVCILIK SÖZÜ ORTAYA ÇIKTI
Kütahyalı sözünde, “Bu biçimde bir paylaşımımdan ötürü istemeden de olsa kamuoyunda bahse mevzu algının oluşmasına sebebiyet verdiğim için çok üzgün ve pişmanım. Ben bu paylaşımı yapmadan birkaç gün evvel birçok gazeteci arkadaşımın dillendirdiği ve CHP’ye kayyum atanabileceği tezlerine ait duyumların ziyadesiyle artması sebebiyle mensubu olduğum gazetecilik mesleğinin oluşturduğu şehvet ve heyecan ile suça mevzu paylaşımı yaptım.” dedi.
Söz konusu paylaşımı yaparken bir kamu vazifelisi yahut kamu güvenliğinde vazifeli rastgele bir bireyden bilgi almadığını lisana getiren Kütahyalı, paylaşımı büsbütün kendi müşahedesi ve CHP içerisinde yer alan kimi haber kaynaklarından edindiği izlenim sonucu yaptığını belirtti.
“DÜŞÜNÜLMEDEN HAREKET EDİLMİŞTİR”
Kütahyalı, “İstanbul’dan Ankara’ya gerçekleşen polis sevkiyatlarının Ankara’daki Keçiören ve Etimesgut Belediyelerine yapılacak operasyonun habercisi olduğu istikametindeki paylaşımı hakkında, şunları kaydetti:
“Gazetecilik mesleğinden kaynaklı olarak ‘ilk haber veren kişi olabilme başarısı’ ve heyecanı sebebiyle düşünülmeden hareket edilmiştir. Şu an ismini söyleyemeyeceğim CHP’den eski bir yetkili ile yapmış olduğum telefon görüşmesinde yanında emekli bir güvenlik bürokratı bulunuyor halde idi. Bu konuşma sırasında Etimesgut ve Keçiören belediyelerine yönelik rüşvet ve yolsuzluk savları bakımından soruşturma yapılabileceği istikametinde net sözleri oldu. Kesin kanaat bildirmeksizin ‘galiba Keçiören ve Etimesgut’a yarın operasyon geliyor’ formunda ihtiyatlı bir lisan kullanarak bu paylaşımı yaptım.”
“DÜZELTME PAYLAŞIMLARI YAPTIM”
Yaptığı paylaşım sonrası düzeltme niteliğinde ek paylaşımlar yaptığını savunan Kütahyalı, pişmanlığını lisana getirdiğini belirtti.
Savcılık sözünde, “Derin ıstırap ve pişmanlık duyuyorum.” diyen Kütahyalı, borsa yahut gibisi finansal kuruluşlardan haksız kar elde etmek gayesiyle kişi yahut şahıslara telkin, tavsiye ya da yönlendirmede bulunmadığını söyledi.
DMM’DEN YALANLAMA YAPILMIŞTI
Cumhurbaşkanlığı Bağlantı Başkanlığı Dezenformasyonla Gayret Merkezi (DMM), ise kayyum tezlerini yalanmış, şimdi duruşması bile görülmemiş bir davanın kararıyla ilgili ortaya atılan argümanların temelsiz olduğunu belirtmişti.
“GAZETECİLERİN MESLEKSEL SORUMLULUĞU BULUNMAKTADIR”
Cumhurbaşkanlığı İletişim Başkanı Fahrettin Altun, bilgi kirliliğine sebep olacak paylaşımları yapan kim olursa olsun maddelerde öngörülen müeyyidelerle karşılaşacaklarını söyledi. Bu süreçlerde gazetecilerin üzerinde, yanlışsız ve teyitli bilgileri halkla paylaşmak üzere bir mesleksel sorumluluk bulunduğunu da hatırlattı.
