İmamoğlu’nun Terör İddialarına Yanıtı: Şoke Eden Savunması ve Gündem Yaratan Açıklamaları

5 Dakika Okuma

İmamoğlu’nun terör örgütü KCK ile ilişkisi olduğu yönünde başlatılan tahkikatta, ifadesi açığa çıktı. İmamoğlu ifadesinin başlangıcında, “Türkiye Cumhuriyeti Devleti ve Milleti sevdalısı bir şahısım. O biçimde bir
ailede doğdum büyüdüm, hiç kimse ile yurtseverlik konusunda yarışım olmaz. Çünkü her vatandaşı vatansever olarak kabul ederim. Ancak bence milletini, yurdunu ve bayrağını benden çok seven yoktur.” şeklinde konuştu.

İmamoğlu’na, yerel seçimler öncesinde, Halkın Demokrasi Kongresi ve KCK, kent uzlaşısı gibi düzenlemelerle teması soruldu, iddialar yöneltildi. İmamoğlu, bu ithama, “Yukarıda adı geçen Terör örgütlerini ve bağlantılı birtakım terör örgütü üyelerinin ne adlarını ne de telaffuzlarını biliyorum, ne de takip ettim, öyle bir ilgim de yoktur. 2024 mahalli seçimleri öncesi bilindiği üzere İstanbul’da DEM parti Büyükşehir Belediye Başkan adayı çıkarmıştır. Buna rağmen CHP İstanbul ve birçok ilimizde Türkiye ittifakı söylemi ile ve slogan haline getirirsek kapsayıcı bir yerel seçim siyaseti izlemiştir.” karşılığını verdi.

İmamoğlu’na ikinci olarak, “kent uzlaşısı” yapılanmasından 18 kişinin il ve ilçe belediye meclis üyeliklerine aday gösterilmesi mevzusu soruldu. İmamoğlu, bu ithama karşılık verirken, adayların Yüksek Seçim Kurulu tarafından tespitinin yapılması gerekirken yapılmamasına dikkat çekti ve 1500 kişilik aday listesindeki isimlerin tamamını bilmesinin imkansız olduğunu belirtti.

– Terör örgütüyle bağlantılı 252 şahıs ile görüşme, 118 şahısla temasınızı açıklayınız?

İmamoğlu: Bahsedilen telefon numaraları bana ya da firmama kayıtlı olan telefonlardan ikisi olmakla beraber bu telefonlar genellikle yakın çalışma arkadaşlarım tarafından kullanılıyor ve notlar alınıyor. Günlük telefon trafiğimin çok yoğun olduğu bir gerçektir. Bahsedilen yaklaşık 2500 gün içerisinde görüşüldüğü ya da temas kurulduğu öne sürülen 252+138 şahıs kavramının anlamsız, geçersiz ve sorulmasının dahi kasıtlı olduğunu düşündüğüm bir boyuttadır. Bahsedilen zaman
dilimi içerisinde 3 yerel seçim ve bir de genel seçim yaşanmış, Türkiye’nin gündemindeki bir siyasi şahsiyet olarak kimi zaman yalnızca 1 günde gelen yüzlerce aramanın içerisinde kum tanesi gibi kalır. Ayrıca belirtmeliyim ki bu soruyu soran savcılara tavsiyem şudur ki bu
kadar terörle iltisaklı olan kimselerin aşikar olduğu bir duruma sahiplerse Türkiye’deki GSM operatör şirketlerine bir uyarıda bulunarak bu bireyler birini aradığında Terör örgütü üyesi sizi arıyor şeklinde bir sinyalin verilmesi yerinde olacaktır. Tekrar ifade edeyim ki bu kadar önemli siyasi bir şahsiyeti bu kadar sayıda terör örgütü üyesi aradıysa birçok kez
bir kısım terör örgütü tarafından ölüm tehdidi dahil almış bir kişi olarak beni uyarmamaları ve beklemeleri bu soruşturma kapsamında dile getirmelerini kasıtlı hatta bir tuzak stratejisi olarak görmekte ve bu beyan üzerinden ilgili kurum ve kuruluşlar kimler ise haklarında suç duyurusunda bulunacağımı da belirtmek isterim. Her
vatandaşı koruma görevi devlete aittir.

– Azad Barış isimli şahısla yapılan telefon görüşmelerinizi açıklayınız;

İmamoğlu; Bu şahısla ilgili tüm soruları gördükten sonra yanıt vermek istiyorum.

– Azad Barış isimli şahısla birçok ortak baz kaydınız var, bu durumu açıklayınız?

İmamoğlu: Azad BARIŞ ismini tanıyorum. Azad Barış’la temas kurduğum
yaklaşık 7 yıl içerisinde sohbet ya da toplantıların hemen hemen tamamında DEM partili birtakım Milletvekillerinin de olduğu buluşmalar gerçekleştirdim. Azad Bey bu toplantıların tümünde tam eğitimini bilmemekle birlikte sosyolog, siyaset bilimci ve toplumsal, siyasi araştırmalar yapan bir kuruluşu aracılığıyla değerlendirmeler yapmak ve siyasi
açılımlarını paylaşmak adına DEM partili Milletvekilleri ile gelerek bizim de masamızda bulunan kimi arkadaşlarımızla birlikte siyasi değerlendirmelerini dinlediğimiz çeşitli toplantılar

– Bir gizli tanığın ifadesinde, “2024 Mahalli Seçimlerinde DEM Parti’nin seçimlerde CHP’ye yardım etmesi için sağlanan para akışı Murat ONGUN tarafından gerçekleştirildi. DEM ile CHP arasındaki bağlantıyı ise Genel Sekreter Yardımcısı Kabiliyetli POLAT ile Şişli Belediye Başkanı Resul Emrah ŞAHAN ve Ekrem İMAMOĞLU’nun kurduğu İyileştirme Enstitüsü Yöneticisi Mehmet Ali ÇALIŞKAN sağladı.” iddiasında bulundu, yorumlayınız?

İmamoğlu: Mehmet ALİ ÇALIŞKAN, 2018 yılında İBB başkan adayı olduğum andan itibaren tanıştığım, o dönemde CHP ile çalışan bir araştırma ve Siyasi analiz Şirketi sahibi olduğunu bildiğim bir dostumdur. Daha sonra kendisi ile siyasi analiz konusunda birçok kez bir araya geldiğimiz, kendisine bazı araştırmalar yaptırdığımız; ancak daha çok CHP ile birlikte çalıştığını düşündüğümüz, fikir ve yetenekleri kamuoyu tarafından da bilinen bir araştırmacıdır. İyileştirme Enstitüsü adıyla birlikte bir vakfa dönüştürerek fikir müessesesi olarak geliştirmek arzusunda olduğumuz bir yapıdır. Ancak zamanla henüz çok aktif bir şekilde faaliyet göstermeye yönelik
planlama yapılamamıştır. Kurucuları arasında ben de bulunmaktayım. Yukarıda adı geçen finans yahut DEM ile CHP arasındaki bağlantıyı kurmakla ilgili ne Murat ONGUN’un, ne Kabiliyetli POLAT’ın ne de Şişli Belediye Başkanımız Resul Emrah ŞAHAN’ın ilgisi yoktur. Herhangi bir bilgim ve şahitliğim olmamıştır.

Bu Makaleyi Paylaş
Yorum yapılmamış