İlçenin Son Teneke Ustası: Bir Metrekarede Sanat ve Geçim

2 Dakika Okuma
NxIMb7WGEaM Y wTTF XA

52 yaşındaki İbrahim Çatuk, Hıdırbaba Mahallesi’ndeki ufacık dükkanında, unutulmaya yüz tutmuş tenekecilik zanaatını yaşatmaya devam ediyor. Babasının yanında 11 yaşında çırak olarak mesleğe adım atan ve ikinci kuşak olarak bu işi sürdüren Çatuk, atölyesinde tenekeyi; kova, huni, soba borusu gibi araçlara dönüştürüyor.

Q80NIPBz5kedfm tdEX93g

Bölgenin tek teneke ustası olarak, uzun yıllardır zanaatını icra etmeye çalıştığını belirten Çatuk, yeteneğini aktarabileceği bir kimsenin olmadığını ifade ederken, ilçe sakinlerinden gelen istekler üzerine hem üretim yapıyor hem de küçük dükkanında tamirat işlerini gerçekleştiriyor. Çatuk, ayrıca artan teneke atıklarını da düdüğe çevirerek çevredeki çocukları mutlu ediyor.

Eh HFEoHF0 JKf0jvGZYrw

Tenekeyi şekilden şekile sokarak çeşitli araçlar yapan Çatuk, el becerisi ve ustalık gerektiren bu zanaatta artık çırak yetişmediğini belirterek, babasından öğrendiği mesleki incelikleri öğretebileceği kimsenin olmamasından yakınıyor.

Rq tXLAHmkCZ1EjqEhAa9g

”HALİMİZE ŞÜKREDİYORUZ”

Kendisinin gibi, halkın taleplerine yönelik üretim veya onarım yapan zanaatkar sayısının çok az olduğunu dile getiren Çatuk, şu ifadeleri kullandı:

“İlkokuldan beri bu işle uğraşıyorum. Şu anda 52 yaşındayım. Bunları kendimiz üretiyoruz. Bu, el sanatıdır. Üretimi evde yapıyorum ancak satışları bu 1 metrekarelik dükkanımda gerçekleştiriyorum. Aynı zamanda burada küçük tamirat işlerini de yapıyorum. Zaten üretimi burada yapamam, bu dükkana makine sığmaz. Geçimimizi sağladığımıza şükrediyoruz.

Süzgeç tenekesi, soba borusu ağızları gibi ürünleri yapıyorum, aynı zamanda gelen isteğe göre de üretim yapıyorum. Bu benim baba mesleğim zaten. İkinci nesil olarak bu işi devam ettiriyorum. Bu teneke ustalığı el becerisi ister. Köklü bir zanaat. Bölgenin tek teneke ustasıyım. Halkımızın isteklerini yerine getiriyoruz. Zaten çırak bulamıyoruz, yetiştirecek kimse yok. Biz de burada ufak tefek işlerle talepleri karşılıyoruz. Dükkanımız küçük tabii ama bana yetiyor. Zaten mezara nasıl sığıyorsak buraya da sığarız.”

Bu Makaleyi Paylaş
Yorum yapılmamış