Serik’in Kökez Semti’nde 2019’da inşa edilen ve 9 mesken içeren 2 katlı yapının zemin ve birinci katlarında 2023 yılında yarıklar belirmeye başladı.
Yapıda ikamet edenler, yapının usulüne uygun inşa edilmediğini ve bu nedenle yarıkların oluştuğunu dile getirerek müteahhit hakkında savcılığa suç duyurusunda bulundu ve ayrıca belediyeye şikayette bulundu.
Hukuki süreç devam ederken yapıda hayatını sürdürenler, yarıkların çoğalması ve bir dairenin kapısının yerinden çıkıp beşikteki bebeğin üzerine düşmesi üzerine Serik Belediyesi’ne tekrar şikayette bulundu.
6 Mart akşamı Serik Belediyesi, AFAD İl Müdürlüğü ve emniyet ekipleri, yapıda tetkik yaptı.
Ekipler; 1, 2 ve 3 numaralı meskenlerde, daha önce mühürlenmiş olmasına rağmen oturulduğunu tespit ederek yapının tamamen boşaltılmasına karar verdi. 9 meskendeki 32 kişi güvenlik nedeniyle tahliye edildi.
Yapının ana giriş kapısı mühürlendi. Boşaltılan meskenlerde yaşayan ailelerin bir kısmı akrabalarının yanına, bir kısmı da konukevine yerleştirildi.
AİLELER HAKKINDA İŞLEM BAŞLATILACAK
Ailelerden 6’sı, dün akşam saatlerinde kendilerine sağlanan barınma olanaklarının geçici olması ve sorunlarına kalıcı çözüm bulunmaması gerekçesiyle yapıdaki mührü söküp tekrar meskenlerine yerleşti.
Mührün söküldüğünün öğrenilmesi üzerine yapıya polis ve belediye takımları gönderildi. Tekrar yapıya yerleşen 6 aileyi uyaran takımlar, meskenlerin boşaltılmasını istedi.
Tüm uyarı ve ikna çabalarına rağmen aileler, kalacak yerleri olmadığı için konutu boşaltmayacaklarını belirterek çıkmayı reddetti. Uzun süre ihtarlarına yanıt alamayan takımlar, olay yerinden ayrıldı.
Mührün sökülmesi sebebiyle aileler hakkında işlem başlatılacağı öğrenildi.
“EVİMİZDE YAŞAMAYA DEVAM EDECEĞİZ”
Ortada büyük bir mağduriyet olduğunu ve bunu giderecek yetkili bulamadıklarını söyleyen Umut Dalka, “Çok üzgünüz. Keşke bu durumlar yaşanmasaydı, biz de sıkıntılı durumlara düşmeseydik. Kalıcı çözüm bulunana kadar konutumuzda yaşamaya devam edeceğiz.” şeklinde konuştu.
“SADECE GÖZLEMSEL”
Yapılan incelemelerin sadece gözleme dayalı olduğunu ifade eden Dalka, “Bugüne kadar esaslı bir test veya kolon incelemesi yapılmadı. Bizim tek isteğimiz; sesimizin duyulması, yetkililerin, üst mevkilerin yasal yönden yardımcı olmasını istiyoruz. Çocuklarımız ruhsal olarak etkileniyor. Akşamları ailece bir yere gidip tekrar konuta dönmek zorunda kalıyoruz.” dedi.
