
Denizli’de, Pamukkale Halk Eğitimi Merkezi Müdürlüğü, unutulmaya yaklaşan zanaatlardan biri olan “Sepetçilik” zanaatını tekrar hayata geçirmek için harekete geçti.

Tamamen doğal yollarla, doğadan elde edilen malzemelerle yapılması hedeflenen “Sepetçilik Kursu” için Kültür ve Turizm Bakanlığı Somut Olmayan Kültürel Miras Taşıyıcısı “Yaşayan Sanatçı” ödülüne sahip Muharrem Kaya ve Pamukkale Halk Eğitimi Merkezi Müdürü Cengiz Sarıca, hayıt, söğüt, dut ve melengiç ağaçlarının dallarını doğadan topladı.

Doğadan toplanan ağaç dallarıyla kursiyerlere sepet örme tekniklerinin öğretileceğini ve unutulmaya yüz tutmuş sepetçilik zanaatının kaybolmasına izin vermeyeceklerini ifade eden Pamukkale Halk Eğitimi Merkezi Müdürü Cengiz Sarıca, “Hedefimiz geleneksel Türk El Sanatlarına katkıda bulunmaktır. Bu kültürün unutulmaması için gelecek nesillere aktarılması ve aynı zamanda vatandaşlarımızın ekonomik gelir elde etmelerini sağlamaktır.” şeklinde konuştu.

Sepetin hammaddesi tamamen doğada bulunan ve Anadolu’nun birçok bölgesinde doğal olarak yetişen hayıt, söğüt, dut, melengiç gibi ağaçların ince dallarından yapılan geleneksel el sanatlarımızdandır. Sepetçilik sanatı insanlık tarihi kadar eskidir. Toplumların kültürel geçmişine katkısı olan zanaatlardan biridir. Günümüzde Afrika’da eski Mısırlıların beş bin yıl önce sepet üretiminde kullandığı teknik ve yöntemler hala kullanılmaktadır.

Her coğrafyada, yerel halk kendine özgü, otantik sepet örme geleneğini sürdürmektedir. Bizde ise artık bu sanat yavaş yavaş yok olmaya başlamıştır. İşte bu güzel geleneğimizin unutulmaması için halk eğitimi olarak kendimize görev edindik. Aynı zamanda bizlere bu geleneksel el sanatımızı büyük bir özveriyle öğreten, rehberlik eden yaşayan sanatçı unvanlı Muharrem Kaya’ya çok teşekkür ediyoruz” diye ekledi.


