Planlı ve Acımasız: Hülya Yeğin Cinayeti Gerekçeli Kararıyla Aydınlanıyor

2 Dakika Okuma

İzmir’in Bornova ilçesinde, 22 Ekim 2022 tarihinde, 52 yaşındaki Hülya Şellavcı Yeğin, çalıştığı yerde silahla vurularak yaşamını yitirdi.

Hülya Şellavcı Yeğin’in, boşanma sürecindeki kocası Kaffar Yeğin (60) hakkında tehdit ettiği gerekçesiyle, 4 defa suç duyurusunda bulunduğu ve uzaklaştırma kararı aldırdığı belirlendi. Kaffar Yeğin aynı yılın 8 Kasım’ında, Konak ilçesi Fatih Mahallesi’nde, arkadaşı M.G.’nin evinde suç aleti silahla ele geçirildi. Yeğin tutuklandı.

CİNAYETTEN ÖNCEKİ SUÇLARINDAN 5 YIL 5 AY 22 GÜN HAPİS CEZASI

Kaffar Yeğin hakkında “Eşi planlayarak kasten öldürme” suçundan ağırlaştırılmış müebbet, “Silahla gece vakti yağma” suçundan 15 yıla kadar hapis, “Ruhsatsız ateşli silahlar ve mermileri edinme, taşıma veya bulundurma” suçundan 3 yıla kadar hapis istemiyle İzmir 14’üncü Ağır Ceza Mahkemesi’nde dava açıldı.

Kaffar Yeğin’in, “Eşi planlayarak kasten öldürme” suçundan yargılandığı davanın karar duruşması geçen yıl 26 Eylül’de yapıldı. Sanık Kaffar Yeğin’e cinayetten “ağırlaştırılmış müebbet”, “Silahla gece vakti yağma” suçunu hırsızlık olarak değerlendirip, en yüksek sınırdan 8 yıl hapis cezası verildi. Sanık Yeğin’in cezasında yineleme hükümleri uygulanıp herhangi bir indirim yapılmadı.

p725AzWyTkKyAhRMddG6Nw

GEREKÇELİ KARAR DUYURULDU

Davanın gerekçeli kararı da açıklandı. Gerekçeli kararda sanık Yeğin’in bazı tanıklara Hülya Şellavcı’yı öldüreceğini söylediği belirtildi.

Şellavcı’nın ise öldürülmeden kısa süre önce sanık Kaffar Yeğin tarafından öldürüleceği yönündeki ifadeleri bulunduğu ayrıca sanığın yakalandığı sırada çantasından sahte kimlik ve bir miktar para çıkmasının olayı planlayarak gerçekleştirdiğini gösterdiğine değinildi.

Şellavcı’dan sanık Yeğin’e yönelik haksız bir davranışın olayda kanıtlanamamış olması sebebiyle haksız tahrik indirimi yapılmadığı belirtildi.

TEKRAR SUÇ İŞLEMEYECEĞİNE DAİR OLUMLU KANAAT OLUŞMAMIŞ

Sanık Yeğin’in benzer suçtan sabıkalarının bulunması, işlediği suçtan pişmanlık duymaması, olumsuz kişilik özellikleri, sanığın fiilden sonraki olay yerinden kaçmak şeklinde gerçekleşen davranışları dikkate alınarak pişmanlığına ve tekrar suç işlemeyeceğine dair olumlu bir gözlem ve vicdani kanaat oluşmadığından takdiri indirim yapılmadığı da kaydedildi.

Diğer yandan tarafların temyiz ettiği dava, geçtiğimiz günlerde İzmir Bölge Adliye Mahkemesi 24. Ceza Dairesi’nde de görüldü. Birinci derece mahkemesinin kararı onaylandı.

Bu Makaleyi Paylaş
Yorum yapılmamış