Science Daily’nin bildirdiğine göre, bu çalışma kapsamında çeşitli çay türleri, çay keseleri ve farklı demleme yöntemlerinin, sudaki ağır metallerin giderilmesine olan etkileri değerlendirildi.
Araştırmacılar, belirli miktarda ağır metal içeren su solüsyonları hazırladı ve kaynama noktasına yakın bir sıcaklığa kadar ısıttıkları bu solüsyonlara, çeşitli sürelerde demlenen çay yapraklarını ilave etti.
Demleme işleminin ardından araştırmacılar, solüsyonda kalan ağır metal miktarını ölçerek, elde ettikleri bu değeri başlangıçtaki ve sonraki değerlerle karşılaştırdı.
Çalışma sonucunda, öğütülmüş ince siyah çay yapraklarının geniş yüzeyleri sayesinde ağır metal iyonlarıyla kimyasal bağ kurarak sudan “önemli ölçüde” uzaklaştırılmalarını sağladığı belirlendi.
Bilim insanları, çayın demlenme süresi uzadıkça sudaki ağır metal oranının da düştüğünü gözlemledi. Ayrıca, selülozdan üretilen çay poşetlerinin, pamuk ve naylondan üretilenlere göre daha etkili olduğu da tespit edildi.
Araştırma, ağır metallerin içme sularında sıkça rastlandığı bölgelerde, çayın toplum sağlığı üzerinde yararlı etkiler meydana getirebileceğini gösterdi.
Araştırmanın sonuçları “ACS Food Science & Technology” dergisinde yayınlandı.
