Ticaret Bakanı açıkladı: Fahiş fiyat ve stokçuluğa 710 milyon lira ceza kesildi

Fahiş fiyat artışları konusunda önemli yaptırımlar yapıldığını ve kontrollerin sürdüğünü söyleyen Ticaret Bakanı Ömer Bolat, “Yapılan kontroller sonucunda 10 ayda 710 milyon lira idari para cezası kesildiğini gördük. Yüzbinlerin üzerinde işletmeler denetlendi. İşini yanlışsız dürüst yapana hürmetimiz sonsuz. Onların yanındayız. Lakin bazen çürük elma ve yumurtalar olduğunda da bunları pak sepetin içinden ayıklamak zorundayız” dedi.

Ticaret Bakanı Ömer Bolat, Kocaeli’de bir toplantıya katıldı. Konuşmasına Gazze ile başlayan Bakan Bolat, “Bugün başlayan Gazze’deki ateşkes kararının inşallah devamlı olmasını umuyoruz. Türkiye Cumhuriyeti hükümeti olarak başta Cumhurbaşkanımız önderliğinde çok önemli gayretle bu ateşkes ve rehine çalışmaları yapıldı. İsrail’in 48 gün boyunca pak sivillere ve yerleşim yerlerine savaş kültürü ve insanlık kabahatini aşan bir biçimde yaptığı katliam hasebiyle en şiddetli biçimde kınıyoruz. Memleketler arası ceza mahkemesinde de en kısa müddette sorumluların yargılanması için uğraş ediyoruz. Oradaki suçsuz kardeşlerimize Rabbimize sabırlar diliyoruz. Şehit olanlara da Allah’tan rahmet diliyoruz” dedi.

“Kocaeli endüstrinin sembolü”

Kocaeli’nin sanayi kenti olduğunu söyleyen Bakan Bolat, “Kocaeli endüstrinin sembolü bir kentimiz. Şayet Türkiye’deki 81 vilayetimizin yarısı Kocaeli kadar üretim ve endüstrileşme noktasında gelişmiş olsaydı bugün bizim ulusal gelirimiz sahiden kişi başına 20 milyon doları çok rahat aşardı. İnşallah onu da başaracağız. Türkiye bu manada gerçekten 20 yılda çok büyük muvaffakiyet kaydetti. Kocaeli 55 binden fazla bireye istihdam sağlıyor ve stratejik üretim tesisleri olan bir kentimiz. Otomotiv, kimya, elektrik-elektronik, makine ve metal endüstrinde Türkiye üretimiyle, ulusal gelirine, Türkiye sanayine damga vuran bir şehir” diye konuştu.

“Türkiye iktisadı son 21 yıldaki muvaffakiyetini 2023 yılında da gösteriyor”

Bakan Ömer Bolat, kelamlarına şöyle devam etti:

“2023 Cumhuriyetimizin 100. yılı. 100. yılımızda dünya iktisadı için pek de uygun bir yıl olmadı. 2021 ve 2022’de yüksek çok talep devri ve yüksek enflasyon devrinden sonra 2023 talebi kısırlı yıl oldu. Bu dünyadaki üretim ve büyüme sayısına da yansıyor. Dünyadaki ortalama büyüme oranı yüzde 3’ün altına geriledi. Dünya ticareti de eksi pozisyonunda. Çeşitli kestirimler var farklı kuruluşların ancak şunu biliyoruz ki, global ithalat talebi yüzde 5’e geriledi. Bizim yüzde 41 ihracat yaptığımız Avrupa Birliği’ndeki talep yüzde 13 geriledi ithalatta. Bu açıdan sıkıntı bir yıldı. Ancak buna karşın Türkiye iktisadı son 21 yıldaki muvaffakiyetini 2023 yılında da gösteriyor. Birinci 6 ayda yüzde 3,9’luk büyüme sağladık ve ihracatımızda da en azından geriye gitmedik. Zira 6 Şubat’taki o büyük zelzele felaketiyle ihracatımızı birinci 9 ay itibariyle 7 milyar dolara yakın kayıp yaşadık. Buna karşın bu yıl inşallah mal ihracatımızı yüzde 2 milyar dolar ziyadesiyle 256 milyar dolara, hizmetler ihracatımızı da 11 milyar ziyadesiyle 100 milyar dolara çıkaracağız, gidişat onu göstermektedir”

“115 bini aşan ihracatçı sayısına sahibiz”

Türkiye iktisadının son 21 yılındaki büyüme, ihracat ve istihdam artışı temposuna devam ettiğini belirten Bakan Bolat, “Bugün 115 bini aşan ihracatçı sayısına sahibiz. Bu sayı 2002’de 33 bindi ve cari süreçler açığını da bu yıl başarılı formda azaltma uğraşı içindeyiz. Orta Vadeli Program (OVP) maksadımız 43 buçuk milyar dolara civarındaydı. Bu sayısı inşallah 44-45 milyar dolar da tutma çabası içindeyiz. Geçen ay eylül ayında cari süreçler fazlası verdik, 1.9 milyar dolar. Ekim, kasım aylarında da cari istikrar çok az açık ya da istikrar konumunda kapanabilecek. Böylelikle 51.7’den eyül ayındaki cari süreçler yıllık açığını daha aşağılara hakikat çekebileceğiz. Burada bizim çok kolay maksadımız var. Her ay geçen yılın tıpkı ayından daha fazla ihracat yapmak. Böylelikle 12 aylık toplamda geçen yılı ziyadesiyle aşmış olacağız. Temmuz ayından beri bu taktiğimizi, amacımızı uyguluyoruz. Temmuz, ağustos, eylül, ekim aylarında ihracatımız geçen yılın birebir aylarından daha üstte oldu ve tarihi rekor sayılar oldu. Kasım ayında da inşallah birebiri olacak. İkinci gayemiz de biraz daha güç bir maksat. Her ay bir evvelki aydan daha fazla ihracat yapılabilmek. Şu ana kadar bunu başardık. Temmuz, ağustos, eylül, ekim aylarında daima bir ayın üstüne ihracat sayımızı başardık. Bu kolay iki tane metotla ihracatlarımızı artırmayı başarabilirsek aslında inşallah rekorlarla devam etmiş olacağız. Dün Hazine ve Maliye Bakanlığımız açıkladı. 17 kasım itibariyle Merkez Bankası’ndaki brüt döviz rezervlerimiz 134,5 milyar dolar oldu. 24 Kasım itibariyle de 150 milyar dolar döviz sayıları görürsek şaşırmayalım. Bir ülkenin en az 5,6 aylık ithalatını yapabilecek döviz rezervleri varsa kasa sağlam demektir. O açıdan 134.5 milyar dolarlık döviz rezervi epeyce güzel bir rakam” tabirlerini kullandı.

“2023 yılı Türkiye bütçesinin yüzde 40 üzere bir sayı zelzele bölgesine harcanmak zorunda”

Dünya kaidelerinin güç olduğunu belirten Bakan Ömer Bolat, “Ülkemiz için de kurallar sıkıntı. Çok ağır zelzele felaketi yaşadık. 11 vilayeti kapsayan büyük sarsıntı felaketinin yaralarını sarma çabası içindeyiz. 2023 yılı Türkiye bütçesinin yüzde 40 üzere bir sayısı sarsıntı bölgesine harcanmak zorunda. 104 milyar dolar olarak hesaplanan bu sayı yaklaşık 2-3 yıl içinde sarsıntı bölgesi için harcanmak zorunda. Hasebiyle bütçemizin gelirlerinin artması lazım. Daha fazla üretim yapmamız lazım ve öteki alanlardan tasarruf yaparak birinci öncelik olarak zelzele bölgelerini ayağa kaldırmak zorundayız. 9 aydır önemli bir gayret sergilendi. Daha bir yıl dolmadan 10 binlerce kişi inşallah konutlarına kavuşacak. Endüstriler tekrar baca tüttürmeye başladılar lakin daha oralarda çok yapacak işimiz var” diye konuştu.

“Türkiye’yle iş yapmak, ekonomik ticari münasebetlerini geliştirme konusunda inanılmaz güçlü dilek ve istek var”

Makro iktisatta kimi amaçları paylaşan Bakan Bolat, “Eylül ayının başında hükümet olarak 2024-2026 üç yıllık orta vadeli programımızı açıklamıştık. Bu programın çabucak ardından de 2024-2028 ortasındaki 5 yıllık vadeli 12’inci kalkınma plan açıklamıştık. 2028 yılı maksadımız ortalama yüzde 5 civarında bir kalkınma suratını başarmak ve de kişi başına ulusal gelirimizi 17 bin 554 dolara çıkarmak. Bunu başardığımız takdirde yüksek gelirli ülkeler sınıfına gireceğiz Allah’ın müsaadesiyle. Bütün dünyada doğuda, batıda, kuzeyde, güneyde Türkiye’yle iş yapmak, ekonomik ticari bağlantılarını geliştirme konusunda inanılmaz güçlü istek ve istek var. Amerika’da, Avrupa’da Rusya’da da var. Doğu ülkelerinde de var. Japonya’sından Çin’ine, Kore’sine, Malezya’sına varıncaya kadar, Afrika ülkelerinde de var. Bu noktada Türkiye’nin kovid devrinde ortaya çıkan başarılı sanayi kapasitesi tedarik üstü olması, tedarik zincirlerinin kopmaması Türkiye açısından, lojistik çok güçlü olması Avrupa pazarlarına iki günde ulaşabilme kapasitesi global sermaye ve endüstriler için Türkiye’yi güçlü üs olarak kıymetlendirme konusunda istek meydana getirdi” dedi.

“Keyfi fiyat artışları ya da stokçuluk üzere uygulamalar karşısında gayret ediyoruz ve bunda da kararlıyız”

Pandemi periyodunda Dünyada ve Türkiye’de tahribat yaşandığına dikkat çeken Bakan Ömer Bolat, şu tabirleri kullandı:

“Artık kovid salgın olarak geride kaldı. Piyasanın daha tertipli, istikrarlı olmasını sağlamak bizim misyonumuz. Bu noktada üretmenin şanlı kavram olduğu düşündüğümüzde vatandaşların, tüketicilerin de ziyan görmemesi ismine hepimize düşen vazifeler var. Türkiye’de bir anti enflasyonist, dez enflasyonist gayret programı izleniyor. Bu manada keyfi fiyat artışları ya da stokçuluk üzere uygulamalar karşısında gayret ediyoruz ve bunda da kararlıyız. Vazifeye geldiğimizden bu yana otomotiv kesiminde, gayrimenkul kesiminde düzenleyici sistemler oluşturduk. Denetlemeleri çok sık artırdık ve gerektiğinde soruşturma ve idari para cezaları uygulamasına gitmekten hiçbir vakit çekinmedik. Yeni torba kanun taslağı geliyor. Bu noktadaki çalışmalar daha da ağırlaştırılacak. Biz ve rekabet heyeti fahiş fiyat, stokçuluk ve ticari uygulamalarla uğraş etmeye kararlıyız. Marketler, besin bölümü, mobilya konfeksiyon ve en son hazır betoncular ve çimentocularla olan diyaloglarımız ve çalışmalarımızla önemli fiyat indirimleri uygulanmaya başlandı. Bu tabloyu görmekten mutluyuz. Daha fazla rekabet, daha fazla fiyat indirimini getirecektir. Hiç kimse de bu yeni sayılardan batmaz. Zira gerçekten Türkiye’de son 3 yılda endüstride, tarımda, hizmetlerde, ticarette yüksek enflasyonist devirde çok yeterli para kazanma periyodu olmuştu. Lakin bu noktada hükümetimiz de tüketiciler, vatandaşlarımız satın alma gücü düşmesin, ziyan etmesin diye gelir artırıcı siyasetlerinde da taviz vermedi ve bütün personel, memur, emekli, çiftçi bölümünün gelirlerini enflasyon altında kalmamasına dikkat etti. Bu yapılan kontroller sonucunda arkadaşlar 10 ayda 710 milyon lira idari para cezası kestiğini gördük. Yüzbinlerin üzerinde işletmeler denetlendi. İşini gerçek dürüst yapana hürmetimiz sonsuz. Onların yanındayız. Fakat bazen çürük elmalar, çürük yumurtalar olduğunda da bunları pak sepetin içinden ayıklamak zorundayız” halinde konuştu.

Programda Hazine ve Maliye Bakan Yardımcısı Mahmut Gürcan, Kocaeli Valisi Seddar Yavuz, Büyükşehir Belediye Lideri Tahir Büyükakın ve milletvekilleri de hazır bulundu. – KOCAELİ