Cumhurbaşkanı Yardımcısı Cevdet Yılmaz: “Temel gayemiz üretebileceğimiz hiçbir eseri dışarıdan satın almamak”

Cumhurbaşkanı Yardımcısı Cevdet Yılmaz: “Temel gayemiz üretebileceğimiz hiçbir eseri dışarıdan satın almamak”

KKTC Cumhurbaşkanı Ersin Tatar:

“Artık yeni siyaset iki devletli siyaset”

KONYA – Cumhurbaşkanı Yardımcısı Cevdet Yılmaz, “Savunma sanayi alanında temel gayemiz; kendi imkanlarımızla üretebileceğimiz hiçbir eseri dışarıdan satın almamak ve yerlilik-millilik oranlarımızı daima daha yükseğe taşımaktır. Türk Savunma Sanayiinin muvaffakiyetleri hem istatistiki bilgilerde hem de alanda kendini göstermektedir” dedi.

Konya Sanayi Odası tarafından Savunma Sanayii Başkanlığının himayelerinde düzenlenen 7. Konya Savunma Sanayi Tedarikçi Buluşmaları’nın açılış programı Selçuklu Kongre Merkezi’nde gerçekleştirildi. 7. Konya Savunma Sanayi Tedarikçi Buluşmaları’na; Almanya, Hindistan, Pakistan, Sudan, Yemen üzere 14 ülkeden iştirak sağlanırken, 100’ün üzerinde firma stant açarak eserlerini sergiledi.

“Ana vatanımız Türkiye Cumhuriyeti’nin bu muvaffakiyetlerini büyük gururla izliyoruz”

Açılışta konuşan KKTC Cumhurbaşkanı Ersin Tatar, Türkiye Cumhuriyeti’nin ulusal savunma endüstrisinde gerçekleştirdiği muvaffakiyetlerinin kendilerini de Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti’nden baktıklarında son derece memnun ettiğini belirterek, başta Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın liderliğinde gösterilen bu asrın muvaffakiyetinde katkısı olanları tebrik etti. 1967 yıllarında Johnson mektubu ile çıkartma hareketinin engellendiğini fakat Türkiye’nin her vakit Kıbrıslı Türk soydaşlarının yanında olmak için hareket ettiğini belirten KKTC Cumhurbaşkanı Ersin Tatar, “Onun için benim değerlendirmem o günlerde büyük bir heyecanla ve ulusal iradeyle ulusal savunma sanayine verilen kıymetle de işte son 20 yılda Cumhurbaşkanının liderliğiyle nitekim çağ atlamış az evvel söz edildiği üzere bugün yerli ve ulusal takviye yüzde 80 oranlarına ulaşmıştır. Münasebetiyle biz Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti’ne baktığımızda öteki Türk devletleriyle birlikte ana vatanımız Türkiye Cumhuriyeti’nin bu muvaffakiyetlerini büyük gururla izliyoruz. Sizleri tekrar tebrik ediyorum. Ulusal Savunma Endüstri’nin oluşumuna ve katkısına tüm tedarikçileriyle altını ben çizerek kutlamak istiyorum” dedi.

“Artık yeni siyaset iki devletli siyaset”

KKTC Cumhurbaşkanı Tatar, “Yeni Türkiye’nin daha büyük başarılara imza atabilmesi, daha güçlü bir devlet olarak hem Kuzey Kıbrıs Türk hükümeti hem Türk devletleriyle geleceğe daha emin adımlarla daima birlikte yürüyebilmemizin memnunluğu ve bahtiyarlığı daima birlikte yaşayabilmemiz en büyük temennimiz ve dileğimizdir. Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti’nden baktığımızda biz nitekim oradaki büyük milletin ayrılmaz ve kopmaz bir modülü olarak Doğu Akdeniz’de bu bağımsız Türk milletini, Türk devletini yaşatmak ve orada gerek mavi vatanındaki ulusal çıkar ve menfaatlerimizin korunması ismine gerek hava alanında Fırat bağlamında İHA’larımızla SİHA’larımızla ve öbür birtakım ulusal araçlarla Akdeniz’in genelinde milletimizin her türlü varlığını sürdürebilmek için oradaki yapıyı güçlendirmek en büyük temennimiz ve dileğimizdir. Bunun için gayret ediyoruz. Onun için ben Cumhurbaşkanı olarak her vakit Türkiye Cumhuriyeti’yle ahenk içerisinde çalışabilmek, Türkiye’yle birlikte yeni siyasetimizi geliştirirken bunun münasebetlerini en uygun tüm dünyaya anlatabilmek için artık federal temelde Rumlarla paydaşlık içeren ve bizim her vakit çok ehemmiyetle kıymet verdiğimiz Anavatanı Türkiye Cumhuriyeti’ni kadim olan ulusal ve her türlü kıymete haiz, bağlarımızın kopartılmasına yönelik federal zihniyeti reddettiğimizi bir kere daha bu bir kıymetli toplantıda tabir ediyor ve artık yeni siyaset iki devletli siyaset” halinde konuştu.

“20 yılda çok büyük değişimler yaşandı”

Cumhurbaşkanı Yardımcısı Cevdet Yılmaz, savunma sanayiinde son 20 yılda çok büyük değişimler yaşandığını belirterek, Savunma Sanayi Tedarikçi Buluşmaları programının, Türkiye’nin en büyük ikinci organize sanayi bölgesinin bulunduğu, üretimin, endüstrinin, rahmetin kenti Konya’da gerçekleşiyor olmasını son derece manalı bulduğunu söyledi. Konya’nın hem tarım hem sanayi manasında Türkiye’nin en büyük üretim üslerinden biri haline geldiğini tabir eden Cevdet Yılmaz, bu manada Konya’da savunma sanayine ait yapılan bu tertibin çok değerli olduğunu kaydetti. Geçmişte yaşanan deneyimlerin savunma eserlerinin dizaynında ve üretiminde tam bağımsız bir pozisyona erişilmesinin olmazsa olmazlardan biri olduğunu gösterdiğini söyleyen Yılmaz, “Son devirde bölgemizde yaşanan gelişmelerle bunu daha da net bir biçimde görüyoruz. Bölgesel krizlerin ağır yaşandığı bir coğrafyada bulunan ülkemiz, bir taraftan global güvenlik paradigmasının belirleyicilerinden birisi olmak, öbür taraftan da savunma alanında daima teyakkuzda bulunmak durumundadır. Bununla birlikte global barış, istikrar ve itimat ikliminin tesisi istikametinde ulusal savunma sanayimizi geliştirdikçe bölge ve dünya barışına vereceğimiz katkının da artacağına inanıyoruz. Savunma sanayi alanında temel gayemiz; kendi imkanlarımızla üretebileceğimiz hiçbir eseri dışarıdan satın almamak ve yerlilik-millilik oranlarımızı daima daha yükseğe taşımaktır. Türk Savunma Sanayiinin muvaffakiyetleri hem istatistiki bilgilerde hem de alanda kendini göstermektedir” diye konuştu.

“Savunma eserlerinde dışa bağımlılık yüzde 80 oranından 20’lere kadar gerilemiştir”

Cumhurbaşkanı Yardımcısı Cevdet Yılmaz konuşmasını şöyle sürdürdü: “Türkiye savunma eserlerinde 20 yıl evvel yüzde 80 oranında dışa bağımlıyken bugün bu oranın yüzde 20’lere kadar gerilemiştir. Muazzam bir düzey. Değişim değil ihtilal olmuş. Bu büyük muvaffakiyet tabiatıyla gelişmedi. Güçlü siyasi irade ve başarılı takımlar tarafından başarılır. Bu manada güçlü siyasi iradesiyle bu ihtilale öncülük eden Cumhurbaşkanımıza aziz milletin bir ferdi olarak şükranlarımı sunuyorum. Burada görünmez kahramanlar var gece gündüz çalışan emeği geçen herkese teşekkür ediyorum. 2002 yılında yaklaşık 5,5 milyar dolar bütçeli savunma projeleri yürütürken geldiğimiz noktada 16 katlık bir artış ile 90 milyar doların üzerine ulaşmış durumdayız. Muvaffakiyetini alanda ispat etmiş insansız hava araçlarının tasarımı, üretimi ve satışında Türkiye, dünyanın birinci 3-4 ülkesi ortasında yer almaktadır. Öbür taraftan kara ve deniz savunma araçlarında dünyada kendi savaş gemisini tasarlayan, inşa eden ve idamesini gerçekleştirebilen 10 ülkeden biriyiz. Ulusal savunma projesi sayımız 850’yi aşmış durumda. Türkiye, geçmişte global savunma sanayi pazarında yalnızca alıcı olarak değerlendirilirken, bugün kıymetli bir üretici ve ihracatçı pozisyonuna yükselmiştir. Paramızla dahi bize verilmiyordu. Hala ambargolarla karşı karşıyayız. Berbat komşu insanı konut sahibi yapar diye bir kelam var. Savunma ve havacılık sanayii dalı, Ekim ayında 514 milyon 746 bin dolar ihracat gerçekleştirdi. 2023 yılının birinci 10 ayındaki toplam kesim ihracatı 4,3 milyar dolara ulaştı. 2023 sonuna kadar amacımız 6 milyar dolar. Bu doğrultuda Savunma Sanayii Başkanlığımız, Cumhurbaşkanımızın ‘Türkiye, savunma sanayiindeki tüm stratejik muhtaçlıklarını kendisi tasarlayabilir, geliştirebilir, üretebilir, bunların ihracatını yapabilir hale gelene kadar durmayacağız, dinlenmeyeceğiz, gece gündüz çalışacağız’ kelamlarıyla ortaya koyduğu vizyon çerçevesinde çalışmalarını kararlılıkla sürdürmektedir” tabirlerini kullandı.

“Konya, savunma sanayi alanında Anadolu’nun marka kenti olarak pozisyonunu güçlendirecektir”

2022 yılında 135,8 milyon dolar ihracat yaparak Türkiye’de en fazla Savunma ve Havacılık İhracatı yapan vilayetler ortasında Konya’nın 4. sırada yer aldığını vurgulayan Yılmaz, “Konya’daki savunma ekosistemin tarihî temelleri aslında Huğlu’da başlayan ve bir kalkınma modeli haline dönüşen silah imalat ekosistemine yani 108 yıllık bir geçmişe dayanmaktadır. Bu esaslı geçmişiyle bugün tabanca ve askeri maksatlı olmayan ateşli silahlar ve gibisi aletler kesiminde 90 firma ile hem en çok üreticiye sahip vilayet hem de en büyük üretim kapasitesine sahip vilayet pozisyonundadır. Konya teşebbüsçü atmosferi sürdüren bir ilimiz. Biliyorsunuz Cumhuriyetimizin 100’üncü yılını geride bıraktık artık yeni bir yüzyıla giriyoruz Türkiye Yüzyılı. Konya öncü vilayetlerinden birisi olacak. Ülkemizin Yerli ve Ulusal Savunma Sanayii siyasetine Konya’dan oluşturulan sağlam ekosistemle azami takviye bekliyoruz. Savunma Sanayii Alanındaki 136 milyon dolarlık ihracatın orta vadede 600 milyon dolara yükseleceğine, SSB Listesinde bulunan 3 Konyalı Yerli Ana Yüklenici Firma sayısının en az 10’a çıkacağına, Konya Teknoloji Sanayi Bölgesinde yeni Ana Savunma Sanayi Yatırımları göreceğimize ve katma bedelli üretimin artacağına inanıyorum. Sanayi ve Teknoloji Bakanlığımızın Mevlana Kalkınma Ajansı eliyle hazırladığı ‘Konya ve Karaman’daki Savunma Bölümü Kabiliyet Atlası’ çalışmasına nazaran bölgede potansiyel büyük. Başka taraftan Konya Sanayi Odası’nın savunma sanayii bölümünü geliştirmek ve bölgede sektörel manada bir ekosistem oluşturmak maksadıyla kümelenme faaliyetleri ve tedarikçi geliştirme programları takdire şayan. 7. Konya Savunma Sanayi Tedarikçi Buluşması vesilesiyle bilhassa yurtdışından dala ilgi duyan yatırımcıları Konya’nın sahip olduğu üretim potansiyelini değerlendirmeye davet ediyorum. Proje bazlı olarak değişik ülkelerle işbirliklerine gitmek durumdayız. Önümüzdeki yıllarda memleketler arası sistemle daha farklı açılımlar da gerçekleştireceğiz. Üniversiteleri, teknokentleri, organize sanayi bölgeleri ve esaslı girişimcilik kültürüyle Konya, savunma sanayi alanında Anadolu’nun marka kenti olarak pozisyonunu güçlendirecektir. Yatırımı, istihdamı, üretimi ve ihracatı önceleyen siyasetlerle üreticilerimizin yanında olmaya devam edeceğiz” formunda konuştu.

“Konyamız’daki bütün endüstriciler, yatırımcılar, yüksek derecede bir içtihata sahip”

Konya Valisi Vahdettin Özkan da, Konya’nın ilmin, irfanın çokça cari olduğu bir kent olduğunu belirterek, “Günümüzde de bilimsel faaliyetlerin, eğitim faaliyetlerinin, üniversiteleriyle, sanayicileriyle teknolojik altyapısıyla düzgün bir irtibatla çok yüksek derecede bir katma paha ürettiğini tabir etmek istiyorum. Esasen savunma sanayi denilince genel endüstrileşme siyasetimizin bir kesimi olarak algılamak lazım. Yüksek teknoloji, yeşile hassas AR-GE faaliyetlerini ağırlaştırmış ulusal, yerli bir sanayi stratejimiz var. Tıpkı vakitte hem bölgeler ortasında hem kesimler ortasında istikrarlı bir gidişatı dizayn eden ulusal sanayi stratejimiz var. Biz şuradan çok mutluyuz ki nitekim Konyamız’daki bütün endüstriciler, yatırımcılar, yüksek derecede bir içtihata sahip. Bu bizim için çok kıymetli bir istinat noktası” dedi.

“Silah üreticilerinin yüzde 67’si Konya’da bulunmaktadır”

Konya Büyükşehir Belediye Lideri Uğur İbrahim Altay da, ülkelerin savunma sanayi imkanlarının ulusal imkanlar ile geliştirilmesinin hayati bir gereklilik olduğunu belirterek, “Türkiye son 21 yılda bu alanda eşine az rastlanır bir muvaffakiyet örneği yakaladı. Türkiye’nin savunma sanayindeki yükselişine Konyamız da kıymetli katkı sundu. İlimiz, üretim alt yapısı, ulusal ve mahallî siyasetlerin tesiri ile savunma sanayi alanındaki en kıymetli organize alt yapılardan biri haline geldi. Konya’nın savunma sanayi serüveni 109 yıllık sağlam temellere dayanmaktadır. Ateşli ve uzun namlulu silahlarda dünya çapında tanınan bir kent haline geldik. Silah üreticilerinin yüzde 67’si Konya’da bulunmaktadır. En fazla ihracat yapan 4’üncü vilayet pozisyonundadır. Huğlu ve Üzümlü’de büyük bir muvaffakiyet örneği sergiliyor firmalarımız. Aselsan Konya Silah Sistemleri Fabrikamız, Türkiye’nin gereksinimi olan birçok silahı üretmeye devam ediyor. Yeniden öteki firmalarımız, Konya’nın bu alandaki hissesini artırmaya devam ediyor. Bu kıymetli başarılara imza atan tüm sanayi kuruluşlarına teşekkür ediyorum” halinde konuştu.

“Çoğu ülkenin gıptayla takip ettiği bir savunma endüstriye sahip olmuş durumdayız şu anda”

Son 20 yılda bilhassa Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın liderliği, güçlü dayanağı ve yakın ilgisi sayesinde savunma endüstrinde çok büyük bir atılım gerçekleştirdiklerini tabir eden Cumhurbaşkanlığı Savunma Sanayi Lider Yardımcısı Mustafa Murat Şeker, “Çoğu ülkenin gıptayla takip ettiği bir savunma endüstriye sahip olmuş durumdayız şu anda. Bugün itibariyle karadaki zırhlı araçlarımızdan, denizde uçak gemilerimize kadar elektronik harp sistemlerinden havada İHA’larımıza kadar pek çok alanda her eseri kendimiz tasarlayıp, üretip yapabilir ve kendi güvenlik güçlerimize teslim edebilecek evreye gelmiş bulunuyoruz. Yani bugün deniz düzeyinin 600 metre altındaki denizaltılarımızda işte uzayda 36 bin kilometre yörüngedeki haberleşme uydularımıza kadar tamamını çok şükür yapabiliyoruz. Önümüzdeki devirde en büyük gayelerimizden bir tanesi ihracat. Bu eserlerimizi dünyadaki pek çok noktada kullanılmasını sağlamak için ihracat için çaba ediyoruz” diye konuştu.

“Türkiye içinde bulunduğu coğrafyanın kilit taşıdır”

Türkiye’nin içinde bulunduğu coğrafyanın kilit taşı olduğunu söyleyen KSO Lideri Mustafa Büyükeğen, “Dolayısıyla sanayi ve tarım kenti başta olmak üzere her alanda yarın bugünden daha güçlü olmak zorundayız. Güçlü olmak zorunda olduğumuz alanların başında da savunma endüstrisi gelmektedir. Bugün Cumhurbaşkanımızın önderliğinde ülkemizin savunma sanayindeki tansiyon oranı yüzde seksenlere ulaşmış durumdadır. Artık kendi silahını, kendi tankını, kendi helikopterini kendi İHA’sını ve SİHA’sını üreten hatta ihraç eden bir Türkiye var. Bunun için gururluyuz, memnunuz ve ülkemizin geleceğinden de hamdolsun eminiz” dedi.

Konuşmaların akabinde 7. Konya Savunma Sanayi Tedarikçi Buluşmaları’nın açılışı Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti Cumhurbaşkanı Ersin Tatar ve Cumhurbaşkanı Yardımcısı Cevdet Yılmaz’ın iştirakiyle gerçekleştirildi.