Serkan Sarı: “2022 Yılında Cinsel Hata Mağduru Çocuk Sayısı 31 Bin 890. Cinsel Hata Mağduru Çocuk Sayısı 9 Yılda 3 Katına Çıktı”

CHP Balıkesir Milletvekili Serkan Sarı, Aile ve Toplumsal Hizmetler Bakanlığı’nın TBMM Plan ve Bütçe Kurulu’ndaki bütçe görüşmelerinde; “Kadınlarımızın 3’te 1’i işsiz. Her 4 gencimizden 1’i işsiz. Çocuklarda iş gücüne katılma oranı yüzde 18,7. 2022 yılında cinsel hata mağduru çocuk sayısı 31 bin 890. Cinsel hata mağduru çocuk sayısı 9 yılda 3 katına çıktı. Doğum yapan 19 yaş altı genç bayan ve kız çocuğu sayısının 2002’den bu yana 2 milyonu aştı. Bu sayılar sizi ürkütmüyor mu? Bu tablo her geçen gün kararırken siz nasıl bir güçlü siyasetten kelam edebilirsiniz” dedi.

TBMM Plan ve Bütçe Kurulu’nda, Aile ve Toplumsal Hizmetler Bakanlığı ve bağlı kuruluşlarının 2024 yılı bütçesi görüşülüyor. CHP Balıkesir Milletvekili Serkan Sarı, özetle şunları lisana getirdi:

“YOKSULLUĞU ÇÖZMEK, BİTİRMEK YERİNE YOKSULLUĞU YÖNETEREK ÜLKEYİ UÇURUMUN EŞİĞİNE GETİRDİNİZ“

“Yoksulluğu, 21 yıldır Türkiye’nin mukadderatı haline getirdiniz. Teşbihte yanılgı olmaz. AKP iktidarı, mal bulmuş mağribi üzere yoksulluk olgusuna sarıldı. Yoksulluğu çözmek, bitirmek yerine, yoksulluğu yöneterek ülkeyi uçurumun eşiğine getirdiniz. İktidarınızın, düzenlemeleri yoksulluğun yönetilmesine dönüşmüştür. Toplumsal yardımları, yoksullukla çaba etmekle değil yoksulluğu sürdürülebilir bir seviyede tutarak, iktidarınızın devamlılığı için kullanıyorsunuz. Toplumsal yardımlarınızın, yoksulluğu giderici tesiri yoktur. AKP, vatandaşlarımızın yoksulluğundan oy devşirip iktidarda kalma gayretini içinde vatandaşlarımızı yoksulluğa mahkum ediyor.

“21 YILDIR TÜRKİYE’DE GİTTİKÇE DERİNLEŞEN YOKSULLUK, ADALETSİZLİĞE YOL AÇIYOR”

Türkiye Aile Takviye Programı’na 4.4 milyon müracaat yapıldığını açıkladınız, bu 2022 sayısı. 2023 yılında bu sayı kaç olmuştur Sayın Bakan? 5 milyona ulaştığından kaygı ediyoruz. Ne acıdır ki bu sayı Türkiye’deki fakir sayısının açık bir göstergesidir. 2017 ve 2022 yılları ortasındaki 5 yıllık periyodu kapsayan TÜİK ve Bakanlık bilgilerinden yapılan bir çalışmaya nazaran; 2017’de 3,2 milyon olan yardım alan hane sayısı, 2022’de 1,2 milyon (yüzde 38 oranında) artışla 4,4 milyona yükseldi. 2017’de yardım alan 11 milyon kişi; 3 milyon (yüzde 27) artışla 2022’de 14 milyon bireye ulaştı. Son 21 yıldır Türkiye’de gitgide derinleşen yoksulluk, adaletsizliğe yol açıyor.

“2022 YILINDA CİNSEL HATA MAĞDURU ÇOCUK SAYISI 31 BİN 890. CİNSEL HATA MAĞDURU ÇOCUK SAYISI 9 YILDA 3 KATINA ÇIKTI”

AKP varsa yoksulluk var. AKP varsa açlık var. AKP varsa adaletsiz gelir dağılımı var. Sayın Bakan, madem politikalarınız güçlü pekala o vakit; neden, Türkiye’de yetersiz beslenme yaygınlık oranını yüzde 2,5? Neden, beş yaş altı çocuklardaki bodurluk oranını yüzde 5,5? Neden, beş yaşın altındaki çocuklarda zayıflama oranı yüzde 1.7? Neden, gelişme geriliği oranı yüzde 5.5? Neden, her 2 çocuktan biri yoksulluk çekiyor? Bugün bir öğrencinin sağlıklı beslenmesindeki en değerli öğünü kahvaltının maliyeti en az 50 TL. Minimum fiyatlı ailenin 3 çocuklu olması durumunda kahvaltı 3 bin 500 TL’ye çıkıyor ve minimum fiyatın 3’te1’ini aşıyor. Bayanlarımızın 3’te 1’i işsiz. Her 4 gencimizden 1’i işsiz. Çocuklarda iş gücüne katılma oranı yüzde 18,7. 2022 yılında cinsel cürüm mağduru çocuk sayısı 31 bin 890. Cinsel cürüm mağduru çocuk sayısı 9 yılda 3 katına çıktı. Doğum yapan 19 yaş altı genç bayan ve kız çocuğu sayısının 2002’den bu yana 2 milyonu aştı. Bu sayılar sizi ürkütmüyor mu? Bu tablo her geçen gün kararırken siz nasıl bir güçlü siyasetten kelam edebilirsiniz?

“SOSYAL DEVLET FAKİR VATANDAŞ SAYISINI AZALTMAK İÇİN POLİTİKA ÜRETEN DEVLETTİR”

Ailenin Korunması ve Güçlendirilmesi Programı’na 2023 yılında 3,8 milyar bütçeyi yüzde 208 artırarak 11,9 milyar lira ödenek ayırmayı da bir muvaffakiyet öyküsü üzere anlattı. Toplumsal yardımları artırmak toplumsal devlette övünülecek bir durum değildir. Bu tam da hesap verilecek bir durumdur. Zira, toplumsal devlet fakir vatandaş sayısını azaltmak için siyaset üreten devlettir. Fakir vatandaş sayısının yükselmesi ya da toplumsal yardım kalemlerinin artması buna gereksinimi olan vatandaş sayısının artmasıdır. CHP toplumsal yardımlara değil yoksulluğu azaltamayan, yoksulluğu körükleyerek artıran, yoksulluktan beslenen, oy devşirip vatandaşı yoksulluğa mahkum eden AKP siyasetlerine karşı.

“20 BİN KAHRAMANIMIZ, TERÖRLE DEĞİL GAZİ SAYILMAK İÇİN AKP İKTİDARININ MEVZUATIYLA 10 YILDIR UĞRAŞ EDİYOR”

Şehit yakını ve gazilerimize ekonomik, toplumsal ve kültürel alanlarda yapılan takviyeleri artırmanızı bekliyoruz. Türk Silahlı Kuvvetleri ve Emniyet Teşkilatı bünyesinde Terörle çaba etmiş ve bu çabada terör örgütlerinin silahlarıyla vurulmuş fakat çeşitli yasa, yönetmelikler ve nizamnameler gazi sayılmayan kahramanlarımız var. 20 bin kahramanımız, terörle değil gazi sayılmak için AKP iktidarının mevzuatıyla 10 yıldır çaba ediyor. FETÖ terör örgütünün vurduğu şahıslar yaralanma derecesine bakılmaksızın gazi sayılırken, sığınmacı, mülteci ve kaçaklara, sağlıktan eğitime kadar her türlü imkan verilirken, kahramanlarımız, devletimizin gözünde resmi olarak Gazi sayılmak istiyor. Bunun için bakanlığınızın çalışma yapmasını hasretle bekliyorlar.

“21 YILDA YAKLAŞIK 70 BİN ENGELLİ VATANDAŞIMIZIN UYGUN TAKIMLARA YERLEŞTİRİLMESİ YETERLİ DEĞİLDİR”

Genel Kurul’da görüşülmekte olan Aile ve Gençlik Fonu kanun teklifinde, ismi bile geçmeyen 150 bin liralık 48 ay vadeli 2 yıl geri ödemesiz dayanağı neden evlenecek gençlerimize Bakanlık bütçesinden karşılıksız olarak vermiyorsunuz? Engelliler vatandaşlarımız ortasında işsizlik yüzde 78’ler düzeyinde seyretmektedir. 21 yılda yaklaşık 70 bin engelli vatandaşımızın uygun takımlara yerleştirilmesi kâfi değildir. Engellilerimiz maddelere karşın iş bulamıyor. Yasal zorunluluktan ötürü engelli emekçi çalıştırma kotasında kamu kurumlarındaki işçi açığı 8 binden fazladır. Engellilerimizin iş gücüne daha fazla iştirakini nasıl sağlayacaksınız? Çocuklarımızı uyuşturucu ve gençlerimizi bağımlılığından korumak hedefiyle çeşitli faaliyetler yürütmekteyseniz de en riskli periyot olan 15-24 yaş periyodu için kâfi çalışmayı neden yapamıyorsunuz?”