Ev hapsi, yargı mercileri tarafından verilen ve genellikle nispeten küçük kabahatler nedeniyle verilen hapis cezalarının, bireyin kendi ikametgâhında infaz edilmesini ifade eder. Mahkeme kararıyla ev hapsine çarptırılan bir birey, hapis cezasının tamamını kendi evinde geçirmek zorundadır ve bu süre zarfında konutundan ayrılamaz. Amerika Birleşik Devletleri’ndeki uygulamalarda, hükümlünün cezayı çekeceği konuttan ayrılıp ayrılmadığı elektronik kelepçe sistemi aracılığıyla denetlenir.
EV HAPSİ HANGİ HALLERDE UYGULANIR?
Ev hapsi, aşağıdaki hallerde sıklıkla uygulanmaktadır:
Adli Kontrol Önlemi Olarak:
Soruşturma veya kovuşturma aşamasında, tutukluluğa alternatif olarak daha hafif bir tedbir şeklinde uygulanabilir.
Firar etme şüphesi olan veya delilleri karartma tehlikesi taşıyan kişilere uygulanabilir.
Hükmün Açıklanmasının Geri Bırakılması (HAGB) Hallerinde:
Özellikle ilk kez suç işleyen veya pişmanlık duyan bireylere, ceza infazı yerine ev hapsi uygulanabilir.
Hafif Suçlarda:
Genellikle hapis cezası gerektiren ancak şiddet içermeyen suçlarda (örneğin, dolandırıcılık, sahtecilik gibi) uygulanabilir.
Hasta veya Yaşlı Kimselere:
Hapishanede kalmasının sağlık açısından riskli olduğu kişilere uygulanabilir.
Hamile Kadınlar ve Küçük Çocuk Sahibi Anneler:
Hapishanede kalmalarının zararlı olabileceği durumlarda ev hapsi kararı verilebilir.
Ancak bu tür kararlar tamamen yargıcın değerlendirmesine ve davanın özel koşullarına bağlıdır. Ceza türü, bireyin adli sicili ve olayın niteliği göz önünde bulundurulur.


