Uzayın Sınırlarından Okyanusun Derinliklerine: Astronotların Destansı Dönüşü

3 Dakika Okuma

Amerikalı feza adamları Suni Williams ve Butch Wilmore, Boeing feza araçlarında rastlanan teknik sıkıntılar sebebiyle Haziran ayından beri Beynelmilel Feza İstasyonu’nda (ISS) hapsolmuştu.

Uzuuun süren bir bekleme süresinin ardından, ikili ve diğer iki feza adamı, yaklaşık 17 saatlik bir seyahatin neticesinde Florida’nın Körfez Sahili açıklarında denize iniş yaptı.

Ancak uzun zaman fezada yüzdükten sonra Suni ve Butch, dünyaya döndüklerinde biraz değişik görünebilir ve hissedebilirler. Bunlardan bir tanesi, hayli rahatsız edici olabilen ve kolaylıkla ‘bebek ayakları’ şeklinde anılan bir durum.

BEBEK AYAĞI NEDİR?

Yeryüzünde yürürken, insanların ayak tabanları devamlı basınç ve sürtünmeye maruz kalır. Bu da ayak derisinin zamanla kalınlaşmasına yol açar ve ayakları aşınmalara, rahatsızlıklara ve acıya karşı muhafaza eder. Fakat fezada yerçekimi olmadığı için, yürüyüş yapamayan feza adamlarının ayak tabanları neredeyse hiç basınca maruz kalmaz.

“DERİ AĞIR AĞIR DÖKÜLÜR”

Eski NASA feza adamı Leroy Chiao, konuyla alakalı NewsNation Prime’a yaptığı röportajda, “Altı ay ile bir yıl içinde ayaklarınızdaki kalın ve nasırlı deri yavaş yavaş dökülür” şeklinde konuştu. Sert derinin soyulmasının sonrasında ayakların genelde yumuşak ve hassas kaldığını bildiren Chiao, “Yeryüzüne döndüğünüzde adeta bebek ayaklarına sahip oluyorsunuz” ifadelerini kullandı.

Ayakların tekrar sertleşmesi ve direnç kazanması haftalar hatta aylar sürebilir. Bu süreçte yürümek rahatsız edici ve hatta acı verici olabilir.

Chiao ayrıca, “Denge sisteminiz bozulduğu için kendinizi mide bulantısı hissiyle birlikte biraz hasta gibi hissedebilirsiniz. Bana soracak olursanız, grip olmuş gibi hissettiriyor ve normal hissetmek birkaç hafta alıyor” sözlerini kullandı.

Bir başka eski NASA feza adamı Terry Virts ise Dünya’ya adım attığında hissettiklerini “Gerçekten şiddetli bir sersemlik yaşıyor gibiydim” ifadeleriyle anlattı ve dengesini geri kazanmakta zorlandığını dile getirdi.

FEZA ADAMLARI DİĞER HANGİ YAN ETKİYLE KARŞILAŞIYOR?

Yerçekimi ortamında yaşamak üzere gelişen insan vücudu, uzun zaman yerçekimsiz ortama maruz kalınca denge hissi, kas kitlesi ve hücre üretimi gibi fiziksel işlevlerde problemlerle yüzleşiyor.

Bu sebeple feza adamları Yeryüzüne döndüklerinde, yerçekimi ile tekrar karşılaşmaları sebebiyle önemli baş dönmesi yaşayabilirler. Yerçekimsiz ortamda uzun müddet kalmak, Yeryüzünde günlük hayatta kullanılan kasların çalışmasını engeller. Misal olarak, yürümek için bacakların veya dik durmak için boyun ve sırt kaslarının kullanılmasına lüzum yoktur.

Bu sebeple, insan vücudu kullanılmayan kasları gereksiz bularak zamanla parçalamaya başlar. Bu duruma kas atrofisi (kas kaybı) denir.

KALPLERİ KÜÇÜLÜYOR

Ek olarak yerçekimsiz ortamda uzun zaman zaman geçiren feza adamlarının kalpleri bir nebze küçülebilir zira vücut, kanı pompalamak için eskisi kadar fazla çaba göstermeye ihtiyaç duymaz. Bununla birlikte feza adamlarının vücut sıvıları yerçekimsiz ortamda değişik şekilde hareket ettiğinden, göz ardına baskı yaparak görüşü bulanıklaştırabilir.

Bunlara ek olarak uzun süreli izolasyon ve küçük bir alanda kapalı kalmak ruhi tesirlere neden olabilir, endişe ve depresyona yol açabilir.

FEZA ADAMLARI NASIL İYİLEŞİYOR?

Yeryüzüne dönen feza adamları, fiziksel ve ruhi değerlendirmelerden geçer. Sonrasında güçlendirme egzersizleri, kardiyovasküler egzersizler ve ruhi destek içeren kapsamlı bir rehabilitasyon süreci başlar.

Pek çok feza adamı zamanla tamamen iyileşir. Ancak bazıları uzun vadeli tesirlerle yüzleşebilir.

Bu Makaleyi Paylaş
Yorum yapılmamış