İklim Ağı, Türkiye’nin 2035 için hazırlayacağı yeni iklim hedefinin, emisyonların bugünden itibaren azaltılmasını içermesi gerektiğini açıkladı. İstanbul’da yapılan toplantıda altı maddelik plan kamuoyuna duyuruldu ve 1,5 derece hedefiyle uyum çağrısı yapıldı.
İklim Ağı, Birleşmiş Milletler İklim Değişikliği Çerçeve Sözleşmesi Sekretaryasına kısa süre içinde sunulması beklenen 2035 Ulusal Katkı Beyanı öncesinde altı maddelik planını İstanbul’da düzenlenen toplantıyla açıkladı. Planda fosil yakıtlardan çıkış, adil geçiş, doğa koruma, gıda güvencesi, orman yangınlarıyla mücadele ve sağlık başlıkları öne çıktı.
Hazırlanan plana göre Türkiye’nin iklim kriziyle mücadele için emisyonlarını bugünden başlayarak azaltması gerektiği belirtildi. Bu kapsamda kömürden çıkış, yeni gaz ve petrol yatırımlarının durdurulması, yanıltıcı çözümlerden kaçınılması, 2030’a kadar fosil teşviklerinin kaldırılması ve şebeke kapasitesinin geliştirilmesi gerektiği ifade edildi. Ayrıca kırılgan grupların geride kalmaması için 2030’a kadar Adil Geçiş Mekanizması kurulması gerektiğine vurgu yapıldı.
Plan çerçevesinde 2030’a kadar korunan alanların payının yüzde 30’a çıkarılması, bozulmuş ekosistemlerin en az yüzde 30’unun onarılması gerektiği aktarıldı. Agroekoloji ve organik tarım da dahil olmak üzere onarıcı tarım uygulamalarının tarım topraklarının yüzde 10’una çıkarılması, ürün planlamasıyla birlikte su tüketiminin yüzde 50 azaltılması gerektiği kaydedildi.
Yangın önleme yöntemlerinin yeni iklim projeksiyonlarına göre uygulanması, orman yangınlarıyla mücadele teşkilatının güçlendirilmesi gerektiği ifade edildi. Ekosistem odaklı çözümlerle kişi başına düşen yeşil alan miktarının yaklaşık iki katına çıkarılması, sıcak hava dalgalarına karşı sağlık planlaması yapılması gerektiği belirtildi. Ayrıca hava kirleticilerin izlenmesi ve çevre mevzuatında fosil yakıtlı santrallere verilen istisnaların kaldırılması gerektiği vurgulandı.
Yeşil Düşünce Derneği Yönetim Kurulu Başkanı Özlem Taşdemir Teke, iddialı, somut ve takvimlendirilmiş bir iklim hedefinin Türkiye’nin karbonsuzlaşma sürecine katkı sunacağını ve adil bir geçişin güvencesi olacağını söyledi. Türkiye’nin 2022’de açıkladığı Ulusal Katkı Beyanında 2030’a kadar “artıştan yüzde 41 azaltım” hedeflediğini hatırlatan Teke, bu hedefin emisyonların fiilen artmaya devam etmesi anlamına geldiğini belirtti.
Teke, söz konusu hedefin Paris İklim Anlaşması’nın 1,5 derece hedefiyle uyumsuz olduğunu ve Türkiye’nin 2053 net sıfır taahhüdüyle çeliştiğini ifade etti. Ayrıca bu hedefin kamuoyunda, akademide, yerel yönetimlerde ve sivil toplumda tartışılmadan hazırlandığını ve 1,5 derece patikasından kopmaya neden olacağını dile getirdi.
Toplantı kapsamında düzenlenen panelde WWF Türkiye İklim ve Enerji Programı Kıdemli Uzmanı Ceren Pınar Gayretli, Mekanda Adalet Derneği Çevre Adaleti Programı Uzmanı Hülya Çeşmeci ve Greenpeace Türkiye İklim ve Enerji Kampanyaları Sorumlusu Emel Türker Alpay görüşlerini paylaştı.
AA


