İran’ın başkenti Tahran’da, 30 Ağustos Zafer Bayramı ve Türk Silahlı Kuvvetleri Günü dolayısıyla resepsiyon düzenlendi. Türkiye’nin Tahran Büyükelçiliği rezidansında verilen resepsiyona Büyükelçi Hicabi Kırlangıç ve Askeri Ataşe Albay Sabri Coşkun ev sahipliği yaptı. Etkinliğe yabancı misyon temsilcileri, büyükelçilik çalışanları, çeşitli kurumlardan temsilciler, gazeteciler ile çok sayıda davetli katıldı.
İran’ı temsilen resepsiyona katılan İran Ordusu Kurmay Başkanı Tuğamiral Habibullah Seyyari, Türkiye Cumhuriyeti’nin 30 Ağustos Zafer Bayramı’nı kutladı. Seyyari, bugünün Türk halkının bağımsızlık ve özgürlük yolundaki cesaretinin ve kararlılığının sembolü olduğunu ifade etti. Türkiye ile İran’ın bölgenin iki güçlü ülkesi olarak uzun yıllar boyunca iyi ilişkiler kurduğunu dile getiren Seyyari, bu ilişkilerin bölgesel istikrar ve güvenliği sağladığını vurguladı. Türkiye ile İran’ın iyi komşuluk ilişkilerinin diğer bölge ülkeleri için de uygun bir model olabileceğini belirtti.
Seyyari, İran ve Türkiye’nin yüksek savaş kapasitesi ve gelişmiş savunma sanayisiyle gelişen ilişkilerini daha kapsamlı ve geniş işbirlikleriyle daha ileriye taşıyacağını söyledi. Resepsiyonda Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın 30 Ağustos Zafer Bayramı mesajı da okundu.
Resepsiyonun açılışında konuşan Türkiye’nin Tahran Büyükelçisi Hicabi Kırlangıç, 30 Ağustos 1922’de kazanılan büyük zaferin Türk tarihinin dönüm noktası olduğunu belirtti. Türk milletinin bir asırdan fazla sürede bu yolda önemli mesafeler katettiğini ifade eden Kırlangıç, bugün Türkiye’nin Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın liderliğinde aynı istikamette ilerlediğini söyledi.
Türkiye Cumhuriyeti’nin kuruluşundan bu yana komşularıyla dostane, barışçıl ve karşılıklı yarar sağlayan ilişkiler geliştirmeyi hedeflediğini belirten Kırlangıç, İran ile ikili ilişkilerin tarihi derinliğe ve büyük öneme sahip olduğunu vurguladı. Kültür, turizm, çevre, ekonomi, ticaret, enerji ve diğer alanlarda bağların güçlendirilmesi için çalışmaların sürdüğünü kaydetti.
Küresel barış ve güvenliğin büyük zorluklarla karşı karşıya olduğunu dile getiren Kırlangıç, bu sorunların büyük ölçüde Türkiye’nin yakın çevresinde ortaya çıktığını ifade etti. Ukrayna’daki savaş, İsrail’in Gazze’de uyguladığı soykırım politikası, İsrail’in Lübnan, Yemen ve Suriye’ye yönelik saldırıları ve haziran ayında İran’a yapılan saldırıların endişe verici olduğunu söyledi.
Kırlangıç, Türkiye’nin İsrail’in Gazze’deki soykırımının durdurulması için uluslararası topluma ortak hareket çağrısı yaptığını hatırlattı. İsrail’in işlediği savaş suçları ve uluslararası hukukun ağır ihlallerine karşı cezasızlığın Tel Aviv yönetimini daha da pervasızlaştırdığını belirtti. Ayrıca, İsrail’in İran’daki saldırılarında verilen kayıplardan dolayı İran hükümeti ve halkına taziyelerini iletti.
Kırlangıç, Türkiye’nin nükleer sorunun çözümünün tek yolunun diplomasi ve diyalog olduğunu her zaman savunduğunu, bu meselenin diplomatik bir çözüme kavuşturulması için elinden gelen her türlü çabayı göstereceğini ifade etti. Haziran ayında İran’a yapılan saldırıların tekrarlanmamasını temenni etti.
