Kırkpınar Yağlı Güreşleri’nin en değerli simgelerinden olan ve sadece üç yıl üst üste başpehlivanlık kazanan güreşçilere daimi olarak verilen altın kemer, 28 yılın akabinde kalıcı olarak Yusuf Can Zeybek’in boynuna asılabilir.
1997 yılından sonra başpehlivanlık unvanını üst üste 3 defa hiçbir pehlivan kazanamadığı için geride kalan 28 yılda altın kemere daimi sahip çıkmadı. Kırkpınar’da son iki yılın başpehlivanı olan Yusuf Can Zeybek, 2025 yılında da şampiyon olursa, Türk güreşinin en itibarlı ödüllerinden biri olan altın kemerin daima sahibi olacak.
Altın kemer uygulaması Edirne Belediyesi tarafından 1960 yılında resmi olarak başlatıldı. Kurala nazaran altın kemer, başpehlivan olana bir yıllığına süreksiz olarak veriliyor. Kırkpınar başpehlivanı, emanetçisi olduğu altın kemeri 1 yıl mühletince takıp, bir sonraki sene iade ediyor. Üç yıl üst üste fire vermeden Kırkpınar’da şampiyon olan başpehlivan ise altın kemerin daimi sahibi oluyor.
Deri kısımları ve aparatlarıyla yaklaşık 1,5 kilo yükünde olan ve 22 ayar 480 gram altından imal edilen altın kemeri birinci kuşanan başpehlivan, 1960 yılında İbrahim Karabacak oldu. Daha sonraki yıllarda seriyi tamamlayan Ordulu Mustafa Bük (1966-1967-1968), Karamürselli Aydın Demir (1976-1977-1978), Denizlili Hüseyin Çokal (1982-1983-1984) birer defa altın kemerin sahibi olurken, Karamürselli Ahmet Taşçı bu başarıyı iki defa (1990-1991-1992 ve 1995-1996-1997) elde ederek kıymetli bir muvaffakiyete imza attı.
KARA VE YEŞİL, SERİYİ TAMAMLAYAMADI
Son yıllardaki serilere bakıldığında Tarihi Kırkpınar Yağlı Güreşleri’nin 2007 ve 2008 yılları başpehlivanı Recep Kara, altın kemer sahipliğine çok yaklaşmasına karşın, üçüncü yılında Mehmet Yeşil Yeşil’e yenilmesiyle bu gayesine ulaşamadı.
2009 ve 2010 yıllarının başpehlivanı, “altın puan ustası” Mehmet Yeşil Yeşil de 2011’de altın kemerin ebedi sahibi olmak için er meydanına çıktı. Mehmet Yeşil Yeşil, 650. Tarihi Kırkpınar Yağlı Güreşleri’nde rakibi Fatih Atlı’ya ikinci çeşit güreşlerinde yenilerek altın kemerin daima sahibi olma talihini kullanamadı.
GÜRBÜZ, DOPİNG NEDENİYLE İADE ETTİ
Başpehlivan Ali Gürbüz, Kırkpınar Yağlı Güreşleri’nde üst üste 3 şampiyonluk serisini tamamlamasına rağmen, son yılında doping testini geçemeyince, kemeri iade etmek zorunda kaldı.
Ali Gürbüz, 2011 ve 2012 yılı Kırkpınar Yağlı Güreşleri’nde rakibi Recep Kara’yı, 2013 yılında da hemşehrisi İsmail Balaban’ı yenerek üç sefer üst üste başpehlivanlık unvanını kazandı.
Babası Recep Gürbüz’ün 1988’de Kırkpınar Başpehlivanı olarak bir yıllığına Antalya’ya getirdiği altın kemerin daimi sahibi olmayı hak eden Ali Gürbüz, verdiği numunelerde doping çıkması nedeniyle son başpehlivanlık unvanını yitirdi ve altın kemeri iade etti.
Covid-19 salgınından ötürü 2020 yılında Kırkpınar Yağlı Güreşleri’nin yapılamaması nedeniyle Ali Gürbüz, altın kemer hayalinin bir kere daha uzağında kaldı. 2019 yılının Kırkpınar şampiyonu Ali Gürbüz, formda olduğu bu süreçte 2020’nin pas geçilmesinin akabinde 2021 yılında yeniden ismini doruğa yazdırdı. Gürbüz, Kırkpınar altın kemerinin daima sahibi olma maksadıyla çıktığı 2022 yılı güreşlerine ikinci tıpta hemşerisi Mehmet Yeşil Yeşil’e yenilerek veda etti ve bu maksadını tekrar yakalayamadı.
EN YAKIN ADAY: “KURT BAKIŞLI” PEHLİVAN
Bu yılki güreşecek başpehlivanlarda “altın kemer”e ulaşmaya en yakın aday “Kurt bakışlı başpehlivan” Yusuf Can Zeybek.
Son iki yılın şampiyonu Yusuf Can seriyi tamamlarsa altını taktığı boynundan bir daha çıkarmayacak. Zeybek’in hayali gerçek olursa kemer son yıllarda emaneten giden Antalya’ya temelli gidecek.
Yusuf Can’ın bu başarısı son devir yağlı güreşte öne çıkan Antalya için de birinci olacak. Bağrından çıkan bir başpehlivan birinci sefer altın kemeri Antalya’ya ebedi olarak götürecek.
“AHLI KEMER” İDDİASI
Güreş otoritelerinin “efsane güreşçi” olarak nitelendirdiği Ahmet Taşçı’nın en son 1997 yılında ebedi sahibi olduğu altın kemer, o tarihten sonra her tertibin akabinde tekrar Edirne Belediyesinin kasasına döndü.
2001 yılındaki 640. Tarihi Kırkpınar Yağlı Güreşleri’nde altın kemerin 3. defa ebedi sahibi olmak için finalde gayret eden Ahmet Taşçı, Vedat Ergin’le çabasını hakem kararlarına kızarak bırakmış, rakibinin elini kaldırarak Ergin’i galip ilan etmişti.
Güreş topluluğunda, “O yılki kemerde Ahmet Taşçı’nın ahı var, kimse alamaz.” kelamı dolaşırken, uzun yıllardır kemeri boynuna hiçbir pehlivan daima sahibi olarak takamadı. Kemerin her yıl kasaya dönmesi, yaygın söylemi adeta destekledi ve “Ahlı Kemer” tabiri Türk güreş literatüründe yer buldu.
