100 yaşındaki 2 bayan uzun ömrün gerçek sırrını açıkladı: Diyet ve idmanı unutun

Sağlıklı bir ömür denilince akla çabucak diyet, idman ve tertipli uyku geliyor. Lakin 100 yaşını aşmış iki bayanın anlattıkları, uzun hayatın sırrının çok daha farklı olabileceğini gözler önüne seriyor. İçerik üreticisi Yair Brachiyahu, 100, 101 ve 90 yaşındaki üç bayanla gerçekleştirdiği röportajda, bu yaşlı ancak bilge bireylerin hayat dolu ömürlerinin sırlarını gün yüzüne çıkardı.

UZUN ÖMRÜN ALTIN ANAHTARI

Röportajda konuşan bayanlar, sağlıklı yaşamanın yalnızca fizikî değil, tıpkı vakitte ruhsal bir istikrarla mümkün olduğunu vurguladı. Ne yedikleri, ne kadar spor yaptıklarından çok; ne kadar güldükleri, kimlerle vakit geçirdikleri ve hayatı ne ölçüde sevdikleri öne çıktı.

Katılımcılara nazaran, uzun ömürlü olmanın sırları ortasında şu üç öge öne çıkıyor:

Neşe dolu bir hayat sürmek

Kitap okuyarak zihni daima canlı tutmak

Aktif ve destekleyici bir toplumsal etrafa sahip olmak

Röportajın yer aldığı görüntü kısa müddette toplumsal medyada geniş yankı uyandırdı. Birçok izleyici, bu sade lakin derin ömür ideolojisini takdir ederken, kimileri tavsiyelerin gerçekçi olmadığı görüşünde birleşti.

Bir kullanıcı, “Hepsinden duyduğum anahtarlar şunlar: 1. Kendini sev, 2. Hayatını sev, 3. Gerilim yapma, yalnızca yaşa, 4. Kendin ol.” yorumunda bulunurken, bir diğeri “Anahtar bence finansal bağımsızlık” dedi. Lakin antrenman yapılmaması istikametindeki öneriyi eleştirenler de oldu. Bir izleyici, “Egzersiz yapmayın mı? Bu berbat bir tavsiye. Başımı salladım.” sözlerini kullandı.

BİLİM NE DİYOR?

Araştırmalar da bu görüşleri kısmen takviyeler nitelikte. Yapılan çeşitli çalışmalar, keyifli bireylerin daha uzun yaşama eğiliminde olduğunu ortaya koyuyor. Örneğin, bir araştırma daha yüksek memnunluk seviyesine sahip şahısların, beş yıllık süreçte erken mevt riskinde %3,7’lik bir azalma yaşadığını gösterdi.

Mutluluğun; gerilim azaltımı, sağlıklı ömür alışkanlıklarının sürdürülmesi, kalp sıhhati ve bağışıklık sistemi üzerinde olumlu tesirleri olduğu da bilimsel bilgilerle destekleniyor. Ayrıyeten iyimserliğin –mutluluğun temel bileşenlerinden biri olarak– 85 yaş ve sonrasına ulaşma ihtimalini artırdığı da biliniyor.

Elbette istikrarlı beslenmek, sigaradan uzak durmak ve sistemli idman yapmak sağlıklı bir hayatın olmazsa olmazları. Lakin 100 yaşını geride bırakmış bu bayanların anlattıkları, ruhsal ve toplumsal sıhhatin da en az fizikî sıhhat kadar kıymetli olduğunu gösteriyor. Kimi vakit bir kahkaha, kimi vakit bir dost sohbeti; ömrün uzunluğu kadar kalitesini de belirliyor olabilir.