UEFA Avrupa Ligi’nde son 16 cinsinin ikinci karşılaşmasında Rangers ile Fenerbahçe karşı karşıya geldi. İlk maçı 3-1 kaybeden sarı-lacivertliler, İskoçya’daki ikinci maçta rakibine 2-0 üstünlük sağlayarak maçı penaltılara taşıdı. Penaltı atışlarında Rangers, Fenerbahçe’yi 3-2 yenerek çeyrek finale yükselen taraf oldu.
Fenerbahçe Teknik Direktörü Jose Mourinho, maçın ardından dikkat çekici açıklamalarda bulundu. İşte Portekizli teknik adamın kelamları:
“TAKIMIMLA ONUR DUYUYORUM”
“Yorumu, birinci maçtan sonra bizi eleştiren yorumculara bırakıyorum. Onlar dürüst fakat sertti. Bugün de dürüstçe yorum yapacaklardır. Takımımla çok onur duyuyorum. Alanda savaşmaktan bahsettiniz fakat oyun olarak da açık bir biçimde biz daha iyiydik.”
“UMARIM UEFA BENİ CEZALANDIRMIYORDUR”
“Umarım UEFA beni cezalandırmıyordur. Yaşadıklarımı tabir edemem, ceza alırım. Bugün yaşananlar, Budapeşte’nin sonucu değildir. Olağan şeylerdir. United maçı, penaltılar, bugün olanlar…. VAR hakeminin dünyanın en iyilerinden biri olduğu söyleniyor, Van Bokel. Ben bir düş kuruyordum, 5 sefer başarmıştım ancak oyuncularım birinci sefer kazanacaktı. Bu düşü paylaşan herkes için üzgünüm. Kolay değil ancak devam edeceğiz.”
“BU ADALETSİZLİK”
“Bu gece VAR hakeminin kötü bir uyku çekeceğini düşünmüyorum. Çok rahat, sakin ve hoş bir gece geçirecektir. Akabinde büyük bir ulusal maçta misyon alacaktır ancak biz hayallerimizi kaybettik. Bu adaletsizlik.”
“PENALTI KAÇIRANLARIN AKLINDAN ÇIKMAYACAKTIR”
“Bir maçı bu türlü kaybettiğinizde tüm grup üzülür. Penaltı kaçıranlar yatağa yattıklarında o penaltı akıllarından çıkmayacaktır. Penaltılara da çalışmıştık, oyuncular bugün sıralamaya karar verdiler. Futbol bu türlü maalesef.”
“DAHA FAZLA ONUR DUYAMAZDIM”
“Avrupa kupalarında zorluk yaşadık bu dönem. Listeye yazamadığımız oyuncular var. Oğuz Aydın olsa süratiyle nasıl olurdu diye düşünüyorum bugün. 14-15. maçı oynadık Avrupa’da. Eleneceksek, bu türlü elenmek daha iyi. Öteki gruplar üzere Avrupa’da o gururu hissetmeden elenmedik. Penaltıları kazansaydık bile bundan daha fazla onur duyamazdım.”
