Sıkça sözünüzün bölündüğü bir ortamda, azimli bir şekilde konuşarak hakkınızı talep edebilirsiniz. “Lütfen konuşmamı sonlandırmama fırsat tanıyın” gibi bir ifade, karşınızdakine saygı duyulmayı arzuladığınızı hatırlatabilir.
Eğer bir durum sizi tedirgin ediyorsa, bunu açıkça dile getirmeniz önemlidir. “Görüşünüzü belirttiğiniz için teşekkürler. Şimdi de benim düşüncelerimi aktarmama imkan tanıyın” ifadesi duygusal olgunluğunuzu sergiler ve karşılıklı anlayışın oluşmasına zemin hazırlar.
Hemen karar vermek istemediğiniz durumlarda “Bu kararı değerlendirmek için zamana ihtiyacım var” diyerek, kibar bir ricada bulunabilirsiniz.
Bir kişinin sınırlarınıza riayet etmediğini gördüğünüzde ise “Bu benim sınırlarımı aşıyor” demeniz yeterli olacaktır.
İster iş arkadaşınızla ister ailenizden biriyle konuşuyor olun “Sizden beklediğim şey bu” ifadesi açıklık getirir, odaklanmayı artırır ve karşılıklı anlayışı kuvvetlendirir.
“Anlayışınız için teşekkür ederim” cümlesi de sohbette karşılıklı güveni tazelemeye yarar.
Eğer bir kişi size destek sunarsa veya bir görevi devralmayı teklif ederse, “Yardımınıza ihtiyaç duyarsam sizi bilgilendireceğim” demek, işi kendi başınıza başarabilme yeteneğinizi ve o kişiye alan tanıdığınızı gösterir.
“Denetleyebileceğimiz konulara yoğunlaşalım” ifadesi, enerjinizi şikayet etmek yerine üretmeye harcamak istediğinizi belirtir. Bu durum pratik ve duygusal bir olgunluğa ulaştığınızı gösterir.
Eğer bir hata yaptıysanız, “Benim suçumdu” demek de dürüst olduğunuza dair kesin bir işaret olacaktır. Bu cümle, hatayı başkasına yüklemek yerine sorumluluk alabilme beceriniz olduğunu ortaya koyar.